Osmanlı madenleri, klasik dönem boyunca devlet eliyle işletildikten sonra XIX. yüzyılın ikinci yarısından itibaren yerli ve yabancı yatırımcıların ilgi odağı haline gelmiştir. 1858 Arazi Kanunnâmesi’nde, sadece maden mülkiyeti ile ilgili hükümlerin yer alması devleti bir an önce ayrı bir maden nizamnâmesi hazırlamaya itmiştir. Bu amaçla hazırlanan ilk maden nizamnâmesi 1861’de uygulamaya girmiştir. Fakat elde edilen tecrübeler ve yaşanan sorunlar dikkate alınarak 1869, 1887 ve 1906’da kaleme alınan nizamnâmelerle maden hukuku alanındaki boşluk doldurulmaya çalışılmıştır. Bu metinlerde madenlerin sınıflandırılması ve işletme esasları, alınacak vergiler, yatırımcıların sorumlulukları ve imtiyaz alma süreci ayrıntılarıyla belirlenmiştir. Ayrıca işçilerin sağlık koşulları, çevre güvenliği gibi hususlar da nizamnâmelerde dile getirilmiştir
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Mart 2011 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2011 Sayı: 29 |