Dış
kulağın anormal embriyolojik gelişimi aurikulada deformiteyle sonuçlanır.
Aurikula deformitesi olanlarda sıklıkla dış kulak kanalı, orta kulak, fasiyal
sinir ve düşük olasılıkta olsa iç kulakta da deformite olması beklenmelidir. Kulak
anomalileri sınıflaması ile ilgili tartışmalar halen süregelmektedir. Tüm
sınıflama sistemlerinde tip I normal ve ya normale yakın aurikulaya karşılık
gelmektedir. Daha ileri tiplerde deformitenin şiddeti artmaktadır. Tip III/IV
ise ‘yerfıstığı’ görünümlü kulak ya da kulak yokluğunu (anoti) ifade eder. Öte
yandan bir konjenital aural atrezi olgusunda aurikula eğer normalse orta kulak
ve iç kulak yapılarının normal olma olasılığı yüksektir. Tedavide bilateral
aural atrezi olgularında yapılacaklar oldukça bellidir. Erken dönemde kemik
iletimli işitme cihazları uygulanır. Unilateral olgulardaysa erken dönemde
cerrahi müdahale, sadece gerekli durumlarda (kolesteatoma, fasiyal sinir paralizisi
gibi) yapılır. Diğer unilateral olgularda hasta ve ailesi karar verene dek
erişkin çağa kadar beklenebilmektedir. Mikroti onarımının belki de en önemli
endikasyonu anormal görüntünün neden olduğu psikolojik sonuçlardır. Tatminkar
görünümün yanısıra gözlük ve işitme cihazı kullanılmasına uygun aurikula elde
edilmelidir. Atrezili hastalarda işitme de bozulmuştur. Estetik
rehabilitasyonun yanı sıra işitmeyi düzeltmeye yönelik timpanoplasti
prosedürleri de yapılmalıdır. Bu nedenle hastaların tedavi seçenekleri
bakımından yaşamın erken döneminde uygun olarak değerlendirilmesi önemlidir.
Aurikula rekonstrüksiyonu ve işitme rehabilitasyonu seçenekleri unilateral ve
bilateral olgularda hastanın durumu da gözönüne alınmak suretiyle titizlikle
ele alınmalıdır.
Konular | Sağlık Kurumları Yönetimi |
---|---|
Bölüm | DERLEMELER / REVIEWS |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Ocak 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 Cilt: 40 Sayı: 1 |