Suicide
is one of the important public health problems in children and adults
worldwide. It is of utmost importance to identify risk factors and early
determinants related to suicidal ideation and attempts, especially recurrent
suicide attempts, during adolescence. In this study, it was planned to
determine factors related to demographic and suicide related factors,
especially recurrent suicide attempt, among adolescents, which admitted to the
pediatric intensive care unit due to drug poisoning. We enrolled 80 consecutive suicide cases (12 boys, 68 girls) aged between
12-17 years who were admitted to Eskisehir Osmangazi University Faculty of
Medicine, Pediatric Emergency Unit and Umraniye Educational Research Hospital
Pediatric Emergency Unit, due to suicide related with drug poisoning. The
demographic characteristics of all cases, drug content and amount taken for
suicide, the presence of previously chronic or psychiatric disease, previous
routine drug use, and prior suicide attempt history were noted. SPSS for
Windows (16.0, Chicago, IL) package program was used for statistical analysis.
A value of p <0.05 was considered statistically significant. The median age
of the 80 patients was 16 years and 86.2% of the cases were still continuing
their education. When the numbers of drugs taken by the patients were
evaluated, 46.2% of the cases received more than 20 drugs. 47.5% of patients
had more than one group medication (2-6 different group medications). In the
distribution of the medicines taken by the patients, 24.8% were analgesic /
antipyretic drugs, 20.3% antidepressant drugs, 17.8% combined common-cold drugs
and 9.5% antibiotic drugs. 46.2% of the medicines taken by the patients for
suicide attempt have been prescribed for index case, 22.5% have been prescribed
for patient’s mother and 10% have been prescribed for household members . In
30.4% of the cases, have previous psychiatric diagnosis and have been used
drugs fort his diagnosis. 26.2% of the cases had a history for recuurent
suicide attempt (2-6 times). Patients with recurrent suicide attempts were more
likely to have suicide attempt with their own drugs (p <0.05), more frequent
psychiatric drug use (p <0.05) and more frequently abandonned from school
(p<0.01) than those who attempted suicide for the first time. In our study, we found that there are
no gender difference for recurrent suicide attempt, and suicide with their own
medications, previous presence of psychiatric disease and drug use, and do not
continue eductaion are higher in adolescents with recurrent suicide attempts. The
fact that these children attempt to re-suicide more often with their own
medicines underlines the fact that the family members plays key role, and drug
safety concerns in home is an important neglect. Parents should be provided
with the safekeeping of medicines and other medicines used by these children in
the home, and there is a need to regulate access to medicines related to
suicide.
Özkıyım
tüm dünyada çocuklarda ve erişkinlerde önemli toplum sağlığı problemleri
arasında yer almaktadır. Ergenlik döneminde özkıyım düşüncesi ve girişimi -özellikle de
tekrarlayan özkıyım girişimi- ile ilişkili risk faktörlerinin ve erken belirleyicilerinin belirlenmesi büyük önem taşımaktadır. Bu
çalışmada ilaç zehirlenmesi tanısıyla çocuk yoğun
bakım servisinde yatırılarak tetkik ve tedavi olan ergen özkıyım olgularının
demografik ve özkıyım ile ilişkili faktörlerin ve özellikle tekrarlayan özkıyım
girişimi olgularının ilişkili faktörlerinin belirlenmesi planlandı. Çalışmaya Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Acil
Ünitesi ve Ümraniye Eğitim Araştırma Hastanesi Çocuk Acil Ünitesine ilaç
zehirlenmesi tanısıyla ardışık başvuran 12-17 yaş arasında ki 80 özkıyım (12
erkek, 68 kız) olgusu dahil edildi. Tüm olguların demografik özellikleri,
özkıyım için alınan ilaç içeriği ve miktarı, daha önceden kronik organik ya da psikiyatrik
hastalık varlığı, ilaç kullanımı ve daha önceden özkıyım girişimi not edildi. Çalışmaların
istatistik analizi için SPSS for Windows (16.0, Chicago, IL) paket programı
kullanıldı. p değerinin <0,05 olması istatistiksel olarak anlamlı kabul
edildi. Çalışmaya dahil edilen 80
olgunun medyan yaşı 16 yaş idi ve olguların %86,2’si halen okula devam
etmekteydi. Hastaların aldığı ilaç sayıları değerlendirildiğinde, olguların %46,2’sinin
20’den fazla ilaç aldığı öğrenildi. Hastaların %47,5’inde birden fazla grup
ilaç (2-6 farklı grup ilaç) alım öyküsü vardı. Hastaların almış olduğu
ilaçların dağılımında %24,8’i analjezik/antipiretik ilaçlar, %20,3’ü
antidepresan ilaçlar, %17,8’i kombine anti-gribal ilaçlar, %9,5’i antibiyotik
ilaçlar aldığı öğrenildi. Hastaların özkıyım için aldıkları ilaçların %46,2’si
kendisine ait, %22,5’i annesine ait, %10’u ise aynı evde yaşayan
büyükanne-dedeye ait ilaçlar ile özkıyım girişiminde bulunduğu öğrenildi.
Olguların %30,4’ünde daha önceden psikiyatrik bir tanı olup, ilaç kullanmakta
idi. Olguların %26,2’sinde daha önceden özkıyım girişimi öyküsü mevcut idi (2-6
kez). Tekrarlayan özkıyım girişiminde bulunan olguların, ilk kez özkıyım
girişiminde bulunanlara göre daha çok kendi ilaçları ile özkıyım girişiminde
bulunduğu (p<0,05), daha çok psikiyatrik ilaç alımı öyküsünün olduğu
(p<0,05), okula devam etmeyen olgularda daha sık olduğu saptandı (p<0,01). Çalışmamızda yeniden özkıyım girişimi
olan olgularda cinsiyet farkı saptanmazken, tekrarlayan özkıyım girişiminde
bulunan olguların kendi ilaçları ile özkıyım girişiminde bulunma oranlarının
yüksek olduğu, psikiyatrik ilaç kullanım öyküsünün ve dolayısı ile psikiyatrik
hastalık tanısı alma sıklığının daha fazla olduğu ve bu olgularda okul terk
durumunun daha yüksek olduğunu saptadık. Bu çocukların evde daha çok
kendilerine ait ilaçlar ile yeniden özkıyım girişiminde bulunmaları, ailelere
bu aşamada büyük görev düştüğünün altını çizmektedir ve
başta ilaç güvenliği olmak üzere ailenin ihmali de önemli bir rol oynamaktadır.
Bu çocukların kullanmış olduğu ilaçların ve diğer ilaçların ev içinde
saklanması ve güvenliğinin sağlanması ebeveynlerce sağlanmalıdır ve özkıyım ile
ilişkili ilaçlara erişim konusunda da düzenlemelere gereksinim duyulmaktadır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Sağlık Kurumları Yönetimi |
Bölüm | ORİJİNAL MAKALELER / ORIGINAL ARTICLES |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Nisan 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Cilt: 41 Sayı: 2 |