Öz
Adli raporda, yaralanmanın “damar yaralanması” içerip içermemesine bağlı olarak hayati tehlikeye sebep olma durumu soruşturma açısından önem arz eder. Bu çalışmada, ESOGÜ Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı’na yansıyan, adli travmatoloji ile ilgili olaylarda, damar yaralanması durumunun değerlendirilmesi ve verilerin literatürle paylaşılması amaçlandı. 2015 ile 2019 yılları arasındaki 5 yıllık dönemde, ESOGÜ Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı’na başvuran olgulardan damar yaralanması olan olgular retrospektif olarak incelendi. Olguların rapor içerikleri ve demografik verileri değerlendirildi. Çalışma kapsamında değerlendirilen 4378 adli olgunun 52’sinde (%1,2) damar yaralanması olduğu belirlendi. Damar yaralanması olan olguların % 90,3’ünün erkek olduğu, en sık 19-29 yaş grubunda oldukları, olgulardan % 69,3’ünün kesici delici alet yaralanması şeklinde olduğu, en sık yaralanan damarın A.femoralis ve dalları (n=11, % 21,2) olduğu belirlendi. Çalışmada elde edilen veriler literatürle uyumlu bulundu. Özellikle acil servis hekimlerinin, adli rapor düzenleme konusunda daha özenli davranmaları damar yaralanması ve diğer adli nitelikli olgularda, sorumlu duruma düşmemeleri için gerekli tedbirlerin alınması, mağdurların hukuki haklarının korunması için ve bu konudaki hizmet içi eğitimlerin önemli olduğu düşünüldü.