Amaç: Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığı (KOAH), zararlı partiküllere, gazlara şiddetli maruziyetin neden
olduğu hava yolu ve/veya alveolar anormalliklere bağlı kalıcı hava akımı kısıtlılığı, solunum semptomları ile
karakterize yaygın, önlenebilir, tedavi edilebilir bir hastalıktır. Endobronşiyal koil tedavisi (EBCT) işlemi sırasında
elastik geri tepme küçültülerek akciğer parankiminin hacmi azaltılır. KOAH alevlenmelerinde hemoreolojik
parametrelerin kötüleştiğini gösteren çalışmalar olmasına rağmen, koil sonrası hemoreolojik parametrelerin
iyileşip iyileşmediğini araştıran bir çalışma yoktur. Bu çalışmanın amacı, KOAH hastalarında koil tedavisinin
eritrosit deformabilitesi, otolog, standart (%40) hematokritte ölçülen tam kan viskozitesi (WBV) ve plazma
viskozitesi (PV) üzerindeki etkilerini değerlendirmektir.
Gereç ve yöntem: Sağlıklı kontrol grubundan (n=17) ve GOLD yönergelerine göre coil için endikasyon
konulmuş olan KOAH hastalarından (n=20) tedaviden önce ve 1 ay sonra venöz kan örnekleri alındı. Eritrosit
deformabilitesini değerlendirmek için, kaymaya bağlı eritrosit uzaması 0,3-3,0 Pa'da bir ektasitometre (LORCA)
ile ölçülürken, WBV, PV rotasyonel bir viskozimetre kullanılarak ölçüldü.
Bulgular: Eritrosit deformabilitesi 0,3-5,33 Pa arasındaki kayma streslerinde ölçülmüş ve tedavi sonrasında
coil öncesi değerlere kıyasla daha yüksek bulunmuştur. EBCT'nin otolog, %40 hematokrit, PV ve oksidatif stres
indekslerinde ölçülen WBV üzerinde istatistiksel olarak anlamlı bir etkisi olmamıştır.
Sonuç: EBCT sonrasında pulmoner düzeyde gözlenen kayma gerilimlerinde belirlenen artmış eritrosit
deformabilitesi, işlemin KOAH hastalarının hemodinamiğini olumlu yönde etkileyebileceğini ve klinik iyileşmeye
neden olabileceğini gösteren olumlu bir bulgudur.
Kronik obstrüktif akciğer hastalığı endobronşiyal koil tedavisi eritrosit deformabilitesi hemoreoloji oksidatif stress
Purpose: Chronic Obstructive Pulmonary Disease (COPD) is a common, preventable, curable disease
characterized by persistent airflow limitation, respiratory symptoms due to airway and/or alveolar abnormalities
caused by severe exposure to harmful particles, gases. During the endobronchial coil treatment (EBCT)
process, the volume of the lung parenchyma is reduced by shrinking the elastic recoil. Although there are
studies showing worsening of hemorheological parameters in COPD exacerbations, no study investigated
whether hemorheological parameters are improved after coil. The aim of this study was to assess the effects of
coil therapy on erythrocyte deformability, whole blood viscosity (WBV) measured at autologous, standard (40%)
hematocrit and plasma viscosity (PV) in COPD patients.
Material and methods: Venous blood samples were taken once from the healthy control group (n=17) and
before and 1 month after the treatment from the COPD patients who had been indicated for coil according to
GOLD guidelines (n=20). To assess erythrocyte deformability, shear-dependent erythrocyte elongation was
measured at 0.3-3.0 Pa by an ektacytometer (LORCA), while WBV, PV were measured using a rotational
viscometer.
Results: Erythrocyte deformability measured at shear stresses between 0.3-5.33 Pa were found to be higher
following treatment compared to pre-coil values. EBCT did not have a statistically significant effect on WBV
measured at autologous, 40% hematocrit, PV and oxidative stress indices.
Conclusion: Increased erythrocyte deformability determined following EBCT at the shear stresses observed at
the pulmonary level is a favourable finding, showing that the procedure may positively affect the hemodynamics
of COPD patients as well as causing clinical improvement.
Chronic obstructive pulmonary disease endobronchial coil therapy erythrocyte deformability hemorheology oxidative stress
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Konular | Göğüs Hastalıkları |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 7 Ekim 2024 |
Yayımlanma Tarihi | 1 Ocak 2025 |
Gönderilme Tarihi | 6 Ağustos 2024 |
Kabul Tarihi | 1 Ekim 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2025 Cilt: 18 Sayı: 1 |