Afganistan’da aile hukuku, tarih boyunca farklı dinî, kültürel ve siyasi etkiler altında şekillenmiştir. Ülkenin uzun süren iç savaşları, rejim değişiklikleri ve dış müdahaleler nedeniyle aile hukukunda istikrar sağlamak zor olmuştur. İslam öncesi Afganistan’da farklı kabile gelenekleri ve yerel örfler, aile hukukunu belirleyen temel kaynaklardandı. Bu dönemde evlilik, boşanma, miras gibi konular yerel otoriteler ve kabile büyükleri tarafından düzenleniyordu. 7. yüzyıl sonrası İslam’ın yayılmasıyla birlikte aile hukuku büyük ölçüde şeriata dayanmaya başlamıştır. Hanefi mezhebi, ülkede en yaygın mezhep olduğu için aile hukuku kararları genellikle Hanefi fıkhına göre verilmekteydi. Evlilik, boşanma, nafaka ve miras gibi konular Kur’an, Sünnet, icma ve kıyas gibi İslam hukukunun temel kaynaklarına göre düzenlenmiştir. 19. yüzyıl sonlarından itibaren başlayan kodifikasyon çabaları, özellikle Hanefî mezhebi esas alınarak hazırlanmış, zamanla diğer Sünni mezheplerle birlikte Ca‘ferî fıkhından da yararlanmıştır. Modernleşme girişimlerinin yoğunlaştığı 20. yüzyıl başlarında Osmanlı ve Arap ülkeleri hukukundan etkilenilerek çeşitli düzenlemeler yapılmış, bu çabalar 1977 tarihli Afgan Medenî Kanunu ile sistematik bir bütünlük kazanmıştır. Ancak ülkedeki siyasi istikrarsızlık ve rejim değişiklikleri, hukuki normların uygulanabilirliğini sürekli olarak etkilemiş, özellikle 2004 Anayasası sonrası mezhepsel temsiliyetin tanınması ve 2021 sonrası Taliban yönetiminin getirdiği dini temelli müdahaleler, aile hukukunun içeriğini ve toplumsal işleyişini derinden dönüştürmüştür. Bu çalışma, 19. yüzyıldan günümüze uzanan süreçte Afganistan’da aile hukukuna dair düzenlemelerin tarihsel gelişimini, mezhepsel temelleri, toplumsal yansımaları bağlamında incelemeyi amaçlamaktadır.
Family law in Afghanistan has been shaped under different religious, cultural and political influences throughout history. The country's protracted civil wars, regime changes and foreign interventions have made it difficult to stabili-ze fa-mily law. In pre-Islamic Afghanistan, different tribal traditions and local cus-toms were the main sources of family law. In this period, issues such as marria-ge, divorce and inheritance were regulated by local authorities and tribal elders. After the 7th century, with the spread of Islam, family law became largely based on Sharia. Since the Hanafi sect was the most widespread sect in the country, family law decisions were generally based on Hanafi jurispruden-ce. Issues such as marriage, divorce, alimony and inheritance were regulated according to the main sources of Islamic law such as the Qur'an, Sunnah, ijma and qiyas. Begin-ning in the late 19th century, codification efforts were based mainly on the Hana-fi madhhab, and in time, Mālikī and Ja'farī fiqh were also utilized. In the early 20th century, when modernization efforts intensified, various regulations were made with the influence of Ottoman and Arab law, and these efforts gained sys-tematic integrity with the Afghan Civil Code of 1977. However, political instabi-lity and regime changes in the country have continuously affected the applicabi-lity of legal norms, especially the recognition of sectarian representation after the 2004 Constitution and the religious-based interventions introduced by the Taliban rule after 2021.
| Birincil Dil | Türkçe |
|---|---|
| Konular | Dini Araştırmalar (Diğer) |
| Bölüm | Araştırma Makalesi |
| Yazarlar | |
| Yayımlanma Tarihi | 3 Aralık 2025 |
| Gönderilme Tarihi | 15 Temmuz 2025 |
| Kabul Tarihi | 24 Kasım 2025 |
| Yayımlandığı Sayı | Yıl 2025 Cilt: 12 Sayı: 3 - Gelenek ve Aile |