Türk heykel sanatının serüveni 1 Ocak 1882 tarihinde resmen kurulan ve müdürlüğüne Osman Hamdi Bey’in atandığı Sanayi-i Nefise Mektebi ile başlar. 3 Mart 1883 tarihinde eğitime başlayan mektebin eğitim veren şubeleri arasında resim, mimarlık ve heykel yer alır.
Mektebe kaydolan ilk öğrencilerinin 20 civarında olduğundan hareketle, güzel sanatlar alanında kat edilecek yolun uzunluğu daha kolay tahayyül edilebilir. Açılışında çoğunluğu azınlık ailelerinin çocuklarından oluşan mektebin öğrenci sayısı, İstanbullu sanatsever Türk ailelerin ilgisiyle kısa sürede artar. Fakat bu sayısal artış Cumhuriyet’in ilanı sürecine kadar kadınlar lehine bir ivme yaratmaz.
Özel atölyelerde eğitim alabilen varlıklı ailelerin kızları bir kenara bırakılırsa; bir devlet okulunda kızların güzel sanatlar eğitimi alabilmeleri için 1914 yılını beklemeleri gerekecektir. İnâs (Kız) Sanayi-i Nefise Mektebi’nin açılması ile yetenekli Türk kızlarının önü açılır. Heykel sanatında ismini kısa sürede duyuracak olan Rezan Ramiz Hanım, Sabiha Ziya (Bengütaş) Melek Ahmed ve Nermin Farukî gibi çağdaş ilk Türk kadın heykeltıraşları ile Osmanlı’dan Cumhuriyet’e uzanan süreçte, güzel sanatların saygın ve seçkin isimleri arasında ön saflarda yer alır. Türk heykel sanatının bu öncül ve önemli sanatçısının yeni bilgi ve belgeler ışığında yeniden irdelenmesi bilim dünyamız için önemli olacaktır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Eylül 2017 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2017 Sayı: 28 |