İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra özellikle Batılı kapitalist ülkelerde refah devleti ortaya çıktı. Bu bağlamda, korumacı, müdahaleci politikalar egemen oldu ve düzenlenmiş piyasa serbest piyasanın yerini alırken, müdahaleci devlet liberal devletin yerini aldı. Polanyi’ye göre karşı hareket refah devletini ortaya çıkarmıştır. Polanyi, karşı hareketi serbest piyasanın toplum üzerindeki olumsuz etkilerine karşı spontane gelişen toplumsal reaksiyon olarak tanımlamaktadır. Bu çalışmada amacım karşı hareketin refah devletinin ortaya çıkışını yeterli şekilde açıklayıp açıklayamadığını tartışmaktır. Bu tartışmayı üç farklı tartışma üzerinden gerçekleştirdim. İlk olarak, refah devletinin ortaya çıkışını karşı hareketin sonucu olarak açıklamak toplumsal sınıfların önemini gözden kaçırmaktadır çünkü karşı hareket bir sınıf hareketi değildir, bu hareket farklı toplumsal kesimlerden gelen insanları içermektedir. Bu bağlamda Sosyal Demokratik ve Güç Kaynağı Teorilerine referansta bulundum. İkinci olarak karşı hareket toplumun kendini piyasa sisteminin yıkıcı etkilerine karşı korumasını amaçlarken, refah devleti toplumun korunması için değildir. Refah devleti işçi sınıfına önemli kazanımlar sağlamış olsa da refah devleti kapitalist sermaye birikiminin uzun vadede sürdürülebilirliğini sağlamak için ortaya çıkmıştır. Bu bağlamda, toplumsal kontrol ve kriz yönetiminin krizi tezlerine referansta bulundum. Üçüncü olarak, karşı hareket toplumun korunması için ekonominin toplumun içine yeniden yerleştirilmesini amaçlarken, refah devleti piyasanın toplumun içine yeniden yerleştirilmesini sağlamamıştır.
Polanyi Karşı Hareket Refah Devleti Kendi Kendini Düzenleyen Piyasa Ekonominin Yerleştirilmesi
After the Second World War, welfare states developed especially in the Western capitalist countries. In that regard, protectionist, interventionist policies became dominant and while the regulated market ousted the free market, the interventionist state replaced the laissez-faire state. According to Polanyi, counter-movement paved the way to the emergence of the welfare state. He defined counter-movement as a spontaneous societal reaction to the destructive effects of the self-regulating market on the society. In this paper, I aimed to argue whether the notion of “counter-movement” can explain the development of welfare state sufficiently on the basis of three discussions. Firstly, explaining the emergence of the welfare state as a result of the counter-movement ignores the importance of the social classes in this process because the counter-movement is not a class movement; this movement includes people from different economic and social strata. In this regard, I referred to the Social Democratic and Power Resource Theories. Secondly, while the counter-movement aims to protect the society from the destructive impact of the market system, the welfare state did not emerge for the protection of the society. Even if it provided important benefits to the working class, welfare state emerged in order to secure the capital accumulation in the long run. In this respect, I gave reference to the social control thesis and the crisis of crisis management thesis. Thirdly, while the objective of counter-movement is re-embedding the economy in order to protect society, the welfare state did not bring about a re-embedding of the economy.
Polanyi Counter-Movement Refah Devleti Self-Regulating Market Embedding of the Economy
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Konular | Kamu Yönetimi |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 27 Haziran 2022 |
Yayımlanma Tarihi | 29 Haziran 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 Cilt: 6 Sayı: 1 |
Bu eser Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.