Küresel dünyanın ortak sorunları olduğu kadar ülkelerin birtakım sosyal, ekonomik siyasal ve demografik farklılıklarından kaynaklanan sorunlar da bulunmaktadır. Bu nedenle küreselleşme süreci ortak sorunların varlığından hareket ettiği gibi aynı zamanda her bölgenin kendi iç dinamiklerini de göz önünde bulundurmak durumundadır. Aynı zamanda tüm ülkeler kendi gerçekliğinin yanı sıra küresel gerçekliği de dikkate almak zorundadır. Küresel gerçekleri görmezden gelmekten ziyade; bunlarla yüzleşmek ve küreselleşmeden kaynaklanan sorunlara çözüm getirme yeteneğinin geliştirilmesi yerküreyi daha yaşanabilir bir yer haline getirebilir. Aynı zamanda ekonomik küreselleşmenin hızına yetişebilecek yeni ve dinamik küresel kurumların oluşturulması, hesap verebilir ve şeffaf düzenlemelerin yapılması küreselleşmenin olumsuz etkilerini azaltabilir. Bu çalışmada 21. yüzyılın önemli küresel sorunları analiz edilirken küresel sorunlara karşı nasıl bir bakış açısı getirilmesi gerektiği de sorgulanmaktadır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Aralık 2017 |
Gönderilme Tarihi | 22 Ekim 2017 |
Kabul Tarihi | 21 Kasım 2017 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2017 Cilt: 3 Sayı: 4 |