High rates of comorbidity were found between alcohol use disorders and social anxiety disorder in epidemiologic studies. Although many studies show strong relationship between social anxiety disorder and alcohol use disorder diagnosis, inconsistency about the causal relationship still remains. High rates of comorbidity is a subject of concern since patients with both alcohol use disorder and social anxiety disorder show more severe symptoms and more functional impairment than those patients who have only one of these disorders. Thus social anxiety symptoms among those with alcohol use disorder and alcohol use disorder symptoms among those with social anxiety disorder must be evaluated carefuly. In this article studies that tried to explain the high comorbidity between social anxiety and alcohol related problems have been reviewed. Better understanding of this complex relationship would help physicians to easily recognize these individuals with dual diagnosis which would increase the efficiency of existent treatments.
Epidemiyolojik çalışmalar sosyal anksiyete bozukluğu ve alkol kullanım bozuklukları arasında yüksek oranlarda komorbidite saptamışlardır. Bir çok çalışmanın sosyal anksiyete bozukluğu ile alkol kullanım bozukluğu tanıları arasında güçlü bir ilişki olduğunu göstermesine rağmen, bu ilişkinin yönü ya da nedenselliği konusunda belirsizlik vardır. Hem alkol kullanım bozukluğu hem de sosyal anksiyete bozukluğu olan hastalar bu bozuklukların sadece birine sahip olanlara göre daha şiddetli belirtiler ve daha fazla yetersizlik gösterdikleri için yüksek komorbidite oranları endişe doğurmaktadır. Bu nedenle alkol bağımlılığı olan hastalarda sosyal anksiyete belirtileri ve sosyal anksiyete bozukluğu olan hastalarda alkol kullanım bozukluğu belirtilerinin ayrıntılı araştırılması gerekmektedir. Bu derlemede, hem klinik düzeyde belirgin olan, hem de klinik altı düzeyde olan; yani belirtileri olan ancak tanı ölçütlerini karşılamayan sosyal anksiyeteli bireylerde, sosyal anksiyete ve alkolle ilgili sorunların yüksek birlikteliğini açıklamaya çalışan çalışmalar gözden geçirilmiştir. Bu karmaşık ilişkinin daha iyi anlaşılması ile tedavi programları bu komorbiditeye sahip bireyleri daha kolay fark edebilecek ve bu bireyler için halihazırda var olan tedavilerinin etkinliğini arttırabileceklerdir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Derleme |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Aralık 2010 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2010 Cilt: 2 Sayı: 4 |