Din ve maneviyat kavramları, içerik olarak benzer hedeflere yönelmiştir. İnsanların kendilerinden bekledikleri aynı doğrultudadır. Ancak, göstermektedir. Bundan dolayı, din ve maneviyat kavramları arasındaki benzerlikler bir anlam kayması oluşturmaktadır. Araştırma, din ve maneviyat kavramları arasındaki anlam kaymasının oluşturduğu paradoks içerisinde, Yeni Çağ değerlerinin örgüt ortamındaki varlığını belirlemek için yapılmıştır. Araştırmanın evrenini farklı sektörlerde üretim, ticaret, hizmet- faaliyet gösteren, girişimciler, yöneticiler ve diğer işgörenler oluşturmuştur. 12 örgüt ve 144 katılımcıya ulaşılmıştır. Araştırmada, Yeni Çağ İnanışları Ölçeği kullanılmıştır. Ölçeği’nin bütününe ilişkin iç tutarlık katsayısı, α> ,90 olarak bulunmuştur. Ana ölçeğe geçilmeden önceki kısımda katılımcıların demografik özellikleri ve örgütsel ortamda aldıkları kararlar sorgulanmıştır. Yeni Çağ İnanışları Ölçeği’nin uygulanmasından sonra ki kısımda ise, ölçekte yer alan ifadelerin, din ile ilgisi sorgulamıştır. İstatistiksel analizlerin sonucu Yeni Çağ değerlerinin, örgütsel ortam içerisinde kabul görmediği yönündedir. Bir diğer sonuçta, demografik özellikler ve kararlar arasında bir ilişki olmadığı yönündedir. Ancak, değerlerin dini olup olmaması yönündeki görüşler üzerinde ortak bir düşünce bulunmadığı da gözlenmiştir. Dini değerler açısından homojen olduğuna inanılan katılımcılar, sorgulanan değerlere kesin yargılarla örgüt içerisinde bulunmadıklarını belirtmişlerdir. Ancak, değerleri içeren ifadelerdeki uygulamaları zaman zaman yaptıklarını nitel olarak da belirtmişlerdir. Bu bir anlamda, yerleşik kültür içerisinde sorgulanan değerlerin dini anlamlarının olduğu yönündeki yanlış kanıların varlığını gösterdiğini düşündürtmektedir
The concepts of religion and spirituality are directed towards similar goals as content. It is in the same direction that people expect from Religion Spirituality them. However, the contents of both concepts differ from each other. Therefore, the similarities between the concepts of religion and spirituality constitute a meaning shift. The research was conducted to determine the presence of New Age values in the organizational environment within the paradox of the shift in meaning between the concepts of religion and spirituality. Entrepreneurs, managers and other business people operating in different sectors - education, trade, service form the universe of research. 12 organizations and 144 participants were reached. The New Age Beliefs Scale was used in the research. The internal consistency coefficient for the whole of the scale is α> 90. Before the main scale, the demographics of the participants and the decisions they made in the organizational environment were questioned. In the latter part of the application of the New Age Beliefs Scale, the relations of the expressions with religion was questioned. The result of statistical analysis is that the New Age values are not accepted in the organizational environment. Another consequence is that there is no relationship between demographics and decisions. However, it is also observed that there is no common thought on the views on whether values should be religious. Participants, who are believed to be homogeneous in terms of religious values, indicated that they were not in the organization with certain judgments on the questioned values. However, they have also indicated qualitatively that they perform the applications of expressions containing values from time to time. This, in a sense, suggests that the values questioned in the established culture show the existence of false beliefs that they have religious meanings..
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Ocak 2017 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2017 Cilt: 5 Sayı: 2 |