Dünyada en fazla dulun yaşadığı ülke olan Hindistan’da, dulluk
meselesi toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin de dışında kalarak adeta en
çok ötekileştirilen grup haline dönüşmüştür. Cinsiyet eşitsizliğinin
toplumun tüm kültürel normlarına sızdığı Hindistan’da toplumda
kadının yeri tartışması yaşanan diğer geleneksel/ataerkil ülkelere
nazaran, kadın olmanın verdiği eşitsizlik yükü yetmezmiş gibi dulluk
olgusu ile kadınlar adeta geleneksel dışlanmışlık kastına
sıkıştırılmıştır. Tarihsel olarak toplumun kültürel normlara bakışı
zaman içinde daha katlanabilir duruma gelmiş olsa da Hindistan’da
kadın olmak ve kadınların da yüz karası olarak görülen dulluk
günümüzde 46 milyon Hintli kadını dünyada en çok incelenebilecek
kadın çalışmaları laboratuvarı öznesi haline dönüştürmüştür. Sadece
konusuyla bile Zeynep Yaşar’ın Hindistan’ın Dulları Ve Kadın eseri,
kadın çalışmaları yazınına verdiği katkı ile çok önemli bir yere
oturuyor. Yine, Türk literatüründe yabancı ülkelerde vaka analizi
çalışan kadın çalışmalarının henüz yeni olduğu bir dönemde
kilometrelerce uzakta bir ülkede dulluk olgusunu toplumu ve
arkasındaki itici güçleri ile birlikte, karşılaştırmalı inceleyen bu eser
bize bilmediğimiz coğrafya, gelenek ve normlar üzerine ilgi çekici
bilgiler sunuyor.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Kitap İncelemeleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 29 Haziran 2022 |
Gönderilme Tarihi | 12 Mayıs 2022 |
Kabul Tarihi | 1 Haziran 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 |
Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi © 2015 Commons Atıf-GayriTicari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı (CC-BY-NC-ND 4.0) ile lisanslanmıştır.