Perulu yazar José María Arguedas, Latin Amerika neo-yerli edebiyatın en önemli temsilcilerinden biri olarak kabul edilir. 1958 yılında yayımlanan Los Ríos profundos başlıklı romanı yazarın üçüncü kitabıdır. Bu Romanında Arguedas, Peru toplum yapısının temelini oluşturan ‘yerli’ ve ‘beyaz’ kültürlerin farklılıklarını, ben anlatıcısı melez bir çocuk olan kahramanın yaşam öyküsü üzerinden anlatır: çocuk kahraman Ernesto’nun Cusco’da başlayan hikayesi, Abacay’da bir Hristiyan okulunda devam eder. Bu okulda Ernesto’nun aldığı derin zihinsel, duygusal ve ruhsal yaralara tanık oluruz. Çünkü bu okula başlayıncaya kadar içinde yetiştiği yerli kültürde söz konusu üç unsur birbiriyle uyum içindedir; her biri diğerini tamamlar. Oysa ‘beyaz’ adamın getirdiği Avrupa kültürü ‘dualite’ ye dayanır. Bu ön kabul de içindeki evrensel birlik duygusunu ve aynı ölçüde dış gerçeklikle olan ilişkisini zedeler. Bilindiği gibi, Arguedas’ın bu romanının ana eksenini belirleyen melez kimlik, yazarın kendi hayatının da bir gerçeğidir. Söz konusu kimlik tıpkı Peru’nun coğrafi yapısını oluşturan zıtlıklar gibi kendi içinde kültürel zıtlıklar barındırır: nasıl ki Peru coğrafyası temelde yerli kültürü yaşatan dağ kültürü ve Avrupa kültürünü yaşatan kıyı kültürü olarak ikiye ayrıldıysa, José Maria Arguedas’ın melez kimliğini de bu iki kültürel coğrafya oluşturur, tıpkı romanın kahramanı Ernesto gibi. Her ikisinde de melez kültürü oluşturan temel zıtlıkların başında dil gelir: dağ kültüründe, Peru’nun yerli dili olan Quechua konuşulurken, kıyı kültüründe İspanyolca konuşulur. Dil kuşkusuz konuşmanın ötesinde, gerçekliği algılama değerlendirme biçimidir. Bu düzlemde, Ernesto’nun yaşamsal deneyimlerinin bireysel bir tarih olarak ele alınacağı çalışmamız, Arguedas’ın da Ernesto üzerinden işlediği ‘melezlik durumunu’nu kültürel anlamda yeniden oluşturma çabasına bir yaklaşım olacaktır. Bunu yaparken öncelikle, melez kimliği oluşturan temel unsurlar belirlenecek, bu unsurların birbirleri ile olan ilişkileri ve çatışmaları saptanacak, son olarak olası çözümler üzerine durulacaktır. Çalışmamızın çıkış noktasını Los ríos profundos romanı, aynı zamanda bir antropolog da olan José María Arguedas’ın kendi düşünceleri ile yazar üzerine uzmanlaşmış Latin Amerikalı araştırmacıların çalışmaları oluşturacaktır.
José María Arguedas Los ríos profundos Peru Edebiyatı neo-indigenismo
Peruvian author José María Arguedas is considered to be one of the leading writers of the neo-indigenismo literature in Latin America. In his third novel Los Ríos profundos published in 1958, Arguedas portrays the differences between the ‘indigenous’ and ‘white’ cultures through the life story of a mixed race boy named Ernesto, the main protagonist of the novel. Starting in Cusco, Ernesto’s story continues in Abacay at a Christian school. As readers, we witness the deep wounds inflicted on Ernesto’s mind, soul and emotions. These three elements are in harmony and complementary of each other in the indigenous culture that Ernesto is brought up with prior to his schooling. The European culture that is brought by the ‘white’ man, on the other hand, is based on ‘duality.’ This presupposition damages Ernesto’s sense of universal wholeness as well as his relationship with outer reality. As known, the mixed race identity, which determines the central axis of the novel, also coincides with the reality of Arguedas’s life. This type of identity houses cultural dichotomy paralelling the contrasts contained in Peru’s topography. The Peruvian geography is split into two cultures: the indigenous culture that lives high in the mountains and the European culture that lives by the sea. José Maria Arguedas’s identity as a mixed race person also contains two cultural climates, very much like the novel’s protagonist, Ernesto’s. In both cases, among the many contradictions that form the mixed race culture, language is a primary one. In the mountains Quechua, the native language of Peru, is spoken, whereas in the culture of the sea, Spanish is used. Beyond communication, language is certainly a way of perceiving and evaluating reality. Along this line, taking Ernesto’s lived experience as a micro history, this paper offers a perspective on Arguedas’s depiction of ‘the condition of mixed race through the character of Ernesto in his attempt to recreate it on the cultural level. In doing so, firstly the main components of the mixed race identity are identified, then the relationships and conflicts of these elements with each other are determined, and lastly potential resolutions are offered. In addition to the novel Los ríos profundos as the primary source, the own thoughts of José María Arguedas (he was also an anthropologist) and secondary sources such as articles on Arguedas written by Latin American scholars are utilized.
José María Arguedas Los ríos profundos Peruvian Literature neo-indigenismo
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Dilbilim |
Bölüm | Dünya dilleri, kültürleri ve edebiyatları |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 21 Eylül 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Sayı: 24 |