Bu çalışma, Samuel Beckett'in Godot'yu Beklerken ve Martin McDonagh'ın Yastık Adam oyunlarındaki ortak unsurlar üzerinden metinlerarası yorumlamaya odaklanmaktadır. Her iki oyun gerçekliğin ve hayal gücünün birbiriyle nasıl etkileşime girdiğinin mükemmel örnekleridir. Godot'yu Beklerken ve Yastık Adam varoluşçuluk, ölüm ve gelecek için umut arasındaki ilişkiyi konu alan psikolojik oyunlardır. Beckett ve McDonagh, dünya edebiyatında muhtemelen her zaman özel bir yere sahip olacak olan iki tanınmış İrlandalı oyun yazarıdır. Bu bağlamda, Beckett hem Avrupa'da hem de dünya çapında yirminci yüzyılın en büyük oyun yazarlarından biri olarak kabul edilmektedir. McDonagh ise yirminci yüzyılın sonunda oyun yazmaya başlamasına rağmen, yirmi birinci yüzyılın oyun yazarı olarak kabul edilmelidir. Metinlerarasılık da 1960'ların sonlarında edebiyat kuramcısı Julia Kristeva tarafından ortaya atılan, postmodernizme dayalı bir metin çözümleme yöntemidir. Metinlerarası kurama göre tüm metinler, yazarın ve okuyucunun sosyal ve kültürel geçmişi içinde birbirleriyle etkileşim halindedir. Kristeva'nın metinlerarası kuramı daha sonra çağdaş edebi eleştiri yöntemlerinden biri olarak kullanılmaya başlandı. Metinlerarası eleştiri sırasında okuyucu ile onun okuduğu eser arasında bir bağ kurulur. Bu çerçevede okur, eserler arasındaki paralellikleri tespit ederek özgün bir süreç sunan eleştirmen haline gelir. Aslında Yastık Adam Godot'yu Beklerken oyunundan yaklaşık yarım asır sonra yazılmıştır ve iki oyunun olay örgüleri birbirlerinden oldukça farklıdır. Ancak Yastık Adam'daki karakter çiftleri, karakter adları, anlatılan hikâyeler, temalar, ifadeler, ortam ve umut duygusu Beckett'in Godot'yu Beklerken oyunundakine benzemektedir. Bütün bunlar, Kristeva'nın yazarların geçmişte okudukları birçok eserin etkisiyle yeni metinler ürettiklerini ileri süren metinlerarasılık kuramını desteklemektedir.
Metinlerarasılık Martin McDonagh Samuel Beckett Godot’yu Beklerken Yastık Adam
This study is focused on intertextual interpretation over the common elements in Samuel Beckett’s Waiting for Godot and Martin McDonagh’s The Pillowman. Both plays are excellent examples of how reality and imagination interact with one another. Waiting for Godot and The Pillowman are psychological plays that explore the relationship around existentialism, death, and future hope. Beckett and McDonagh are two well-known Irish playwrights who will probably always hold a special place in world literature. In this context, Beckett is widely regarded as one of the greatest playwrights of the twentieth century, both in Europe and across the globe. Besides, despite the fact that McDonagh began writing plays at the end of the twentieth century, he should be regarded as a playwright of the twenty-first. On the other hand, intertextuality is a text analysis strategy based on postmodernism, introduced by literary theorist Julia Kristeva in the late 1960s. According to the intertextual theory, all texts interact with one another inside the writer’s and reader's social and cultural background. Kristeva's intertextual theory later began to be used as one of the contemporary literary criticism methods. During the intertextual criticism, a bond is formed between the reader and the work they are reading. In this framework, the reader becomes the critic who delivers a unique process by detecting parallels between works. Actually, The Pillowman was written half a century after Waiting for Godot, and the plots of the two plays are quite different. However, the character pairs, character names, told stories, themes, phrases, setting, and feeling of hope in The Pillowman are similar to Beckett’s Waiting for Godot. All these support Kristeva's theory of intertextuality that writers create a new text under the influence of several works they read in the past.
Intertextuality Martin McDonagh Samuel Beckett The Pillowman Waiting for Godot
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Konular | Dilbilim |
Bölüm | Dünya dilleri, kültürleri ve edebiyatları |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 21 Haziran 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 Sayı: 28 |