Orhan Kemal’in Vukuat Var, Hanımın Çiftliği ve Kaçak adlı romanlarından oluşan “Hanımın Çiftliği” üçlemesi, dönemin sosyal ve siyasi dönüşümlerine toplumcu gerçekçi bir bakışla yaklaşır. Kente eklemlenen ancak dâhil olmayan mahallelerde yaşayan, fabrikalarda çalışan yeni bir sınıfın insanları yani işçiler ve aileleri ile toprak ağaları tarafından sömürülen köylüler, sorunlarına, koşullarına ve yaşam tutumlarına eleştirel bir bakışla odaklanılan sınıflardır. Mezkûr eserlerin önemli özellikleri arasında, aslında toplumcu gerçekçi bir perspektifle odağa alınan işçiler ve köylülerin idealize edilmemeleri, bu sınıflara mensup olan roman kişilerinin insan hakikatlerinin korunması yer alır. Bu noktada romanlarda dikkat çeken bir özellik göze çarpar; işçiler ve köylüler aslında hayatta kalmakta ama yaşamamaktadır ancak bu insanların emekleri patronları ve ağaları yaşatmaktadır. İşçilerin ve köylülerin bu durumdan duydukları rahatsızlık belirgindir ancak bu rahatsızlık örgütlü ve bilinçli bir hak mücadelesine dönüşmez. Onların, bu mücadeleyi vermek yerine, özünü sınıf değiştirmek olarak özetleyebileceğimiz bir talih dönüşümünü hayal ettikleri görülür. Hayaller, romanlarda âdeta gerçekliğin koşutu sayılabilecek bir anlatı katmanı oluşturur. Kişilerin iç dünyalarını ve örtük eleştirel tonu daha derinlikli kavramanın imkânını sunan, bu hayaller katmanıdır. Hayaller ile insanların dâhil oldukları sosyoekonomik sınıflar arasındaki ilişki, önemli veriler sunar. Kişilerin hayalleri, gerçekte yaşanmayan ancak kurmaca içinde kurmaca gibi zihinlerde kurgulanan başka yaşamların imkânını sorgular. Bu hayaller katmanındaki yaşantılara dikkat edildiğinde ise hem köylülerin hem de işçilerin verdikleri mücadelenin toplumsal ve ekonomik anlamda bir üst sınıfa dâhil olmak olduğu fakat bu üst sınıfa dâhil olmaya dair hayallerin de kısıtlı bir yaşam deneyimi ile biçimlendiği görülür.
The trilogy of "Hanımın Çiftliği", which consists of Orhan Kemal's novels Vukuat Var, Hanımın Çiftliği, and Kaçak, approaches the social and political transformations of the period that it has been told and wrote with a socialist realistic perspective. The peasants who live in the neighborhoods that are added to the city but not included, who work in the factories, that is, exploited by the workers and their families and landlords, are the classes that focus on their problems, conditions, and life attitudes with a critical perspective. Among the important features of the aforementioned works, it is necessary to mention the fact that the workers and peasants, who are actually focused on with a socialist realistic perspective, are not idealized, the protection of the human truths of the novel people belonging to these classes, and even the existence of a questioning attitude towards them. At this point, a remarkable feature stands out in novels; workers and peasants actually survive but do not "live", but the efforts of these people keep bosses and landlords alive. The discomfort of both workers and peasants is evident, but this discomfort does not turn into an organized and conscious struggle for rights. It is seen that workers and peasants imagine a change of fortune, whose essence we can summarize as class changing, instead of fighting this struggle. In novels, the dreams of novelists form another narrative layer that can be considered as a parallel of reality. It is this layer of dreams that offers the opportunity to comprehend the inner worlds of people and the implicit critical tone in more depth. When this structure is examined considering the principles of socialist realistic criticism, the relationship between dreams and the socioeconomic classes in which people are involved provides data worth emphasizing. People's dreams question the possibility of other lives that are not actually lived but are fictionalized in minds. Considering the experiences in the layer of these dreams, it is seen that the struggle of both peasants and workers is to be included in an upper class in social and economic terms, but the dreams of being included in this upper class are also shaped by a limited life experience.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Dilbilim |
Bölüm | Türk dili, kültürü ve edebiyatı |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 21 Temmuz 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 Sayı: Ö11 |