In this study, boundary and border discussions were made through phenomenological, Deleuzean,
and post-structuralist philosophical approaches, in which the trio of body, space
and movement lost their boundaries and disappeared into each other. In this context, it is
foreseen to design an experimental space for examination and analysis. The relationship
between these three concepts and the relationship potentials between the “Living Cube”
experimental space designed in this context has been examined. With this design, a new
field of discussion has also been put forward, in which spatial and bodily boundaries are
questioned. Yoga movements have been one of the main points in the study of movements
in the space of experience, due to the conflicts of boundaries and borders within themselves.
In this experimental space, bodies with restricted movements connected to each other and
to the space by ropes try to perform the limited (specific) movements of yoga. At the same
time, thanks to the dialogues established with other bodies through the ropes, it was thought
that in this hybrid situation between limit and limitlessness, a series of movements with no
beginning and no end, in unlimited variation, can be experienced. These experiences are
examined in the text within the framework of the concepts of body, space and movement
and their boundaries.
Bu çalışmada beden, mekân ve hareket üçlüsünün sınırlarını kaybettiği ve birbiri içinde
kaybolduğu fenomenolojik, Deleuzecü ve post-yapısalcı felsefi yaklaşımlar üzerinden sınır
ve sınırsızlık tartışmaları yapılmıştır. Bu bağlamda inceleme ve analiz için bir deneyim
mekânı tasarlanması ön görülmüştür. Çalışma kapsamında tasarlanan “Yaşayan Küp”
isimli deneyim mekânıyla bu üç kavram arasında kurulan ilişki ve ilişki potansiyelleri incelenmiştir.
Bu tasarım ile mekânsal ve bedensel sınırların sorgulandığı bir tartışma alanı
kurmak amaçlanmaktadır. Hareketin incelenmesi için özelleşen hareket grubu olarak yoga
seçilmiştir. Yoga, deneyim mekânındaki hareketlerin incelenmesinde kendi içindeki sınır
ve sınırsızlık çatışmaları dolayısıyla temel alınan noktalardan biri olmuştur. Bu deneyim
mekânında, iplerle birbirine ve mekâna bağlanan hareketleri sınırlandırılmış bedenler, yoganın
sınırlı (belirli) hareketlerini gerçekleştirmeye çalışır. Aynı zamanda ipler aracılığıyla
diğer bedenlerle kurulan diyaloglar sayesinde bu sınır ve sınırsızlık arasında bulunan melez
durumda başlangıcı ve sonu olmayan, sınırsız varyasyonda hareketler dizisi deneyimlenebileceği
düşünülmüştür. Bu deneyimler beden, mekân ve hareket kavramları ve bunların
sınırları çerçevesinde metinde irdelenmiştir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Mimarlık (Diğer) |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 28 Haziran 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 |