Vatan ki insanların mehd-i zühûru, saha-i nüşû-nemâsı, ma’işetgâh-ı hayatıdır. Bütün kürre-i arz bir kıta-i yekpare olmak itibariyle ekâlim-i sâireden hiçbir farkı olmadığı halde mücerred vatan olduğu için herkes kendi vatanını her yerden ziyade sever, vatanını bütün memâlike tercîh eylemek ister. Belki insan âdeta vatanının âbını âb-ı hayata, toprağını misk û ‘abîre, ağaçlarını eşcâr-ı cinsane benzetir. Sâir mahallerin âbı ne kadar hafif, toprağı ne kadar latif olursa olsun kendi vatanındaki ruhâniyeti, letâfeti oralarda bulamaz. İnsan vatanının gayrında ne kadar itibâr-ıkâmuranîyi hâiz olursa olsun, yine esfenâk olarak Ah vatan! Ah vatan! der. Bunun sebebi nedir?
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Nisan 2013 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2013 Sayı: 9 |
Creative Commons Atıf-Gayriticari 4.0 Uluslararası Lisansı (CC BY-NC 4.0) ile lisanslanmıştır.
Derginin tüm içeriğine açık erişim sağlanmaktadır. Yayınlanan makaleler öncelikle İThenticate programında taranmaktadır.
Dergimizde
yayınlanan makalelerin sorumluluğu yazara ait olup, tüm telif hakları Şarkiyat İlmi Araştırmalar Dergisi’ne devrolunmuştur.