2008 küresel finans krizi sonrasında yükselen korumacılık eğiliminin liberal politikaların savunucusu konumundaki ülkeler tarafından daha fazla benimsendiği görülmektedir. ABD ve AB ülkeleri gibi liberal ekonomi-politik yapının egemen olduğu yerlerde devlet müdahaleciliğinin son on yılda giderek yeniden yükselmesi, 21. yüzyılda küresel ekonomideki dengeleri değiştirmiştir. Küresel kriz ile birlikte bir yandan devletin ön plana çıktığı yeni kurgunun tartışılmaya başlanması, diğer yandan Çin’in “Pekin Mutabakatı” ve “Yeni Küreselleşme” olarak adlandırdığı alternatif küreselleşme hamleleri, 21. yüzyılda küreselleşmenin geleceğine yönelik farklı yaklaşımların önem kazanmasına yol açmıştır. Bu amaçla çalışmada neoliberal küreselleşme çağında uygulanan korumacı politikalar ile son dönemlerde inşa edilmeye çalışılan yeni küresel ekonomik düzeninin dinamikleri ortaya konulmuştur. Buna göre bir tarafta neoliberal kurguya bağlı kalınarak küresel yönetişimin güçlendirilerek küreselleşmenin yönetilmesi gerektiği ifade edilirken diğer tarafta küresel ekonominin merkezini Asya’ya taşıyarak yeni bir küresel ekonomik düzenin öncülüğünü yapmak isteyen Çin’in girişimleri dikkat çekmektedir. Çin öncülüğünde ortaya konulan yeni küreselleşme söylemi, ekonomi-politik açıdan dikkate değer sonuçlar yaratma potansiyeline sahiptir
Neoliberal Politikalar Küreselleşme 2008 Küresel Krizi Korumacı Politikalar Küresel Ekonomi
It is seen that the rising protectionism tendency after the 2008 global financial crisis has been adopted much more by the countries considered as the defenders of liberal policies. The increasing state interventionism in the last decade in the countries such as the USA and the EU where liberal economic-political structure is dominant has changed the balances in the global economy in the 21st century. The discussion of the new structure where the state rose to prominence along with the global crisis, on one hand, and the alternative globalization moves by China called as “Beijing Consensus” and “New Globalization”, on the other hand, led to different approaches concerning the future of globalization gaining importance in the 21st century. Therefore, in this study, the dynamics of the protectionist policies applied in the era of neoliberal globalization and the new global economic order, which has been under construction in recent years, were determined. As a result, on the one hand, it was expressed that globalization should be managed by strengthening global governance and adhering to neoliberal structure, and on the other hand, the initiatives of China who wants to be the pioneer of a new global economic order by shifting the centre of global economy to Asia, were found striking. The new globalization discourse declared by China has the potential to create remarkable results both economically and politically.
Neoliberal Policies Globalization 2008 Global Crisis Protectionist Policies Global Economy
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Research Article |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Mart 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 Sayı: 116 |