Çalışmada, su kirliliğine çevre haklarından olan su hakkı perspektifinden bakılarak su kirliliği ile su hakkı arasındaki ilişki açıklanmaktadır. Haklarını bilmeyen kişilerin bu haklarını savunmaları da imkânsız olduğundan suya ulaşmanın herkesin hakkı olduğu, dolayısıyla temiz suya ulaşamayan kişilerin hukuki yollarla hakkını alabileceği açıklanmaktadır. Su kirliliği canlıların sağlığından ülkenin ekonomik durumuna kadar her alanı olumsuz etkilemektedir. Çalışmada, temiz suya erişimin hukuki bir hak olduğunu belgelerle ortaya koyarak su kirliliğinin önlenmesi konusunda oluşturulacak politikalar için zemin hazırlanması amaçlanmaktadır. Literatürde su kirliliğini ele alan çalışmalar olsa da su kirliliğine çevre haklarından olan su hakkı perspektifinden bakan bir çalışma yoktur. Suya farklı bir perspektiften bakılarak oluşturulacak çalışmalara katkı sağlandığı için çalışma önemli ve gereklidir. Önlemek, onarmaktan daha az maliyetli olduğundan, oluşturulacak politikalardaki temel amacın suyu arıtma değil kirlenmeyi önleme olması gerektiği önerisinde bulunulmaktadır. Çalışmada, çevre haklarından olan su hakkının, su sorunlarıyla bir bütünlük oluşturacak şekilde yeniden düzenlenmesi ve su kirliliğinin önlenmesi için ceza sisteminden ziyade ödül sistemine geçilmesi gerektiği sonuca varılmaktadır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Çevre Politikası |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Aralık 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Sayı: 47 |
.