Klasik
mantığın konuları olan kavramlar ve önermelerin öğretilmesindeki amaç, kıyasa
zemin hazırlamaktır. Yani, klasik mantığın temeldeki hedefi kıyası oluşturmak,
düzenlemek ve tahlil etmektir. Kıyaslar içerdikleri önermelerin yapılarına göre
çeşitlere ayrılmaktadır ki, bu çeşitlerden biri de, şartlı kıyaslardır.
Aristoteles’in eserlerinde yer vermediği bu kıyas çeşidi, sonraki dönemlerde,
özellikle İslam mantığında sıklıkla ele alınmıştır. İslam mantıkçıları arasında
konuyu en tafsilatlı şekliyle irdeleyen İbn Sînâ olmuştur. İslam mantığında ele
alınan şartlı kıyasların bilgi değeri, yapısal kriterlere (kıyasın şekli, öncül
türleri ve kiplik) göre incelenmiştir. Batılı modern mantıkçılar ise şartlı
kıyasların epistemik değerini farklı ölçütlere göre tespit etmiş ve ona
getirilen eleştirileri cevaplamaya çalışmışlardır. Bu makalede İbn Sînâ’nın
şartlı kıyası nasıl ele aldığı ve onun formel yapısını nasıl belirlediği
araştırılacaktır. Bu bağlamda modern dönem Batılı mantıkçıların görüşleri
değerlendirilecek ve bazı Müslüman düşünürler tarafından şartlı kıyasa
getirilen eleştirilerin hangi oranda cevaplanabildiği tespit edilmeye
çalışılacaktır.
Bölüm | Makaleler |
---|---|
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 29 Aralık 2017 |
Gönderilme Tarihi | 29 Aralık 2017 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2017 Sayı: 39 |