Amaç:
Bu çalışmanın amacı normal overjet ve overbite’ a sahip iskeletsel Sınıf 1
bireylerde dik yön farklılığının dentoalveoler yapılara ve simfiz morfolojisine
etkisi ve doğal vertikal kompanzasyonun incelenmesidir.
Materyal-Metod: Bu çalışma vertikal yön açısına
göre 3 gruba ayrılmış, her bir alt grupta 15’er bireyin bulunduğu, İskeletsel
Sınıf I özelliğe sahip toplam 45 birey üzerinde yürütülmüştür. Araştırma
gruplarını oluşturan bireylerin tedavi öncesi lateral sefalometrik radyografileri
üzerinde belirlenen parametreler doğrultusunda açısal ve milimetrik ölçümler
yapılmıştır. Çalışmada istatistiksel yöntem olarak, varyans analizi (ANOVA) ve
Duncan testi kullanılmıştır. Ayrıca Pearson korelasyon analizi ile parametreler
arasındaki ilişki ortaya konmuştur.
Bulgular: Sınıf I dik yön alt
gruplarının karşılaştırılmasında U1/PP, IMPA ölçümleri istatistiksel olarak farklıdır. (p<0,05). U1/L1 ölçüm
değerleri bakımından istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık yoktur
(p>0,05). U1┴PP, U6┴PP, L1┴MP ölçüm
değerleri bakımından istatistik olarak anlamlı bir farklılık bulunmaktadır
(p<0,05). Dik yön artışı ile maksiller ve mandibuler anterior dentoalveoler
yükseklik artmıştır (p<0,01). Simfiz ölçümlerinden B'-Pg'-Me, Pg’-Me-Pg,
BoMeGo, IdoBoMe bakımından istatistik olarak anlamlı farklılık bulunmaktadır
(p<0,05). Ido-Bo, Bo-Me bakımından istatistiksel
olarak anlamlı bir farklılık bulunmuştur (p<0,01).
Sonuç:
İdeal overjet ve
overbite’ lı Sınıf I bireylerde, yüzün dik yön boyutları arttıkça alt ve üst
keserler kendi kaidelerine göre daha retrüziv konumlanmış ancak keserler-arası
açı dik yön değişikliğinden etkilenmemiştir. Sınıf I hiperdiverjan bireylerde
simfiz arka yüzeyi daha düz ve sığ, Sınıf I hipodiverjan bireylerde ise daha
eğimlidir. Sınıf I hiperdiverjan bireylerde ön açık kapanış oluşumunun
engellenmesinde, simfizin üst yüksekliğindeki artış etkin rol oynamaktadır.
Objective: The aim of this study
was to examine dentoalveolar compensation and symphysis morphology related to
variations in vertical growth direction in skeletal Class 1 individuals.
Materials -
methods: This study was carried out on a total of 45
individuals with Class I malocclusion who have been divided into three main
groups according to their vertical SN/GoGn angles. Angular and millimetric measurements were
conducted in the direction of the parameters determined on the pre-treatment
lateral cephalometric radiographs of the subjects constituting the research
groups. In statistical analysis, ANOVA (analysis of variance) and Duncan test
was used. In addition, the Pearson correlation analysis revealed the relation
between the determined parameters.
Results: The difference in U1/PP, IMPA measurements were
statistically significant in the comparisons of Class I vertical direction
subgroups (P <0.05). There were no statistically significant difference in U1/L1 measurement
(p>0,05). The difference in U1┴PP,
U6┴PP, L1┴MP measurements were statistically
significant (p<0,05). As the vertical heights increased, maxillary and mandibular
anterior dentoalveolar heights also increased (p<0,01). The difference in
B'-Pg'-Me, Pg’-Me-Pg, BoMeGo, IdoBoMe measurements were statistically
significant (p<0,05). Statistically significant differences were found for Ido-Bo,
Bo-Me measurements (p<0,01).
Conclusion: In skeletal Class I patients with ideal overjet and
overbite, upper and lower incisors were positioned more retruded as the
vertical facial heights increased. However interincisal angle was not affected.
In hyperdivergent patients the posterior contour of symhysis was flat, however curved
in hypodivergent
patients. In class I hyperdivergent individuals, the increase of upper
symphyseal height plays an active role in preventing the formation of anterior
open bite.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Sağlık Kurumları Yönetimi |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 17 Nisan 2018 |
Gönderilme Tarihi | 6 Şubat 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 Cilt: 9 Sayı: 1 |