Efsanelerin halk anlatmaları arasında ayrı bir yeri vardır. Daha çok dinleyeni inandırma gayesi üzerine kurulu, anonim, kısa ve nesir şeklindeki bu anlatılar, dinleyeni anlatının büyülü ortamına çekmekte; âdeta anlatıda verilmek istenen ana fikri dinleyiciye kısa ve özlü bir biçimde vermeyi hedeflemektedir. Efsaneler içerisinde kelimelerin anlamlandırılması üzerine oluşanların varlığı dikkat çekicidir. Örneğin, “mola” kelimesinden “Muğla” kelimesine ulaşıldığını, efsane bizlere ispat etmeye çalışır. Yine, kelime birliklerinden efsanelere ulaşıldığı da görülecektir. Örneğin, Konya kelimesini açıklamaya çalışırken kelimeyi “kon-” ve “ya” olmak üzere fiil ve bağlaca ayırır, sonra hikâyenin sonunda bu kelimeleri birleştirerek karşımıza Konya kelimesini çıkarır. Elbette bunlar anlatı dünyasında bir hikâyeye dayanacaktır. Yani efsanelerden sonra kelimelere ulaşıldığı gibi, önceden dilde var olan bir kelimenin üzerine de olay örgüsü kuran, kurgusal bir anlatı oluşturulmuştur.
Bu makalede kelime ve anlatı ilişkisi üzerinde ayrıntılı olarak durulacak ve çözümlemelere ulaşılmaya çalışılacaktır.Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 29 Temmuz 2015 |
Gönderilme Tarihi | 13 Şubat 2016 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2015 Sayı: 33 |
Selcuk University Journal of Faculty of Letters will start accepting articles for 2025 issues on Dergipark as of September 15, 2024.