Temelde bir bütünleşme sürecine referans veren Türkiye’nin AB’ye üyelik süreci Türkiye’ye bir yandan siyasi ve ekonomik pek çok avantaj sağlarken, toplumsal ve kültürel bağlamda da Osmanlı İmparatorluğu’nun küllerinde doğan Türkiye’nin modernleşme ve gelişme projesinin en temel referans noktası olmuştur. Bu süreç bir yandan Türkiye’ye oldukça önemli katkılarda bulunurken, coğrafya, ekonomi/ticaret, ulaşım/iletişim, güvenlik, nüfus gibi çok önemli alanlarda Avrupa’nın lehine görünmüştür. Çünkü Türkiye, mevcut ticari ve ekonomik dinamikleriyle Avrupa için bir üretim merkezi pozisyonuna ve yerleşik bulunduğu coğrafyasıyla da bir enerji koridoru konumuna sahiptir. Türkiye, bir köprü vazifesi gören dinamik ulaşım hatlarıyla Batı’yı/Avrupa’yı Doğu ile bir araya getirmekte, genç ve dinamik nüfusu ile de Avrupa toplumlarına pek çok açıdan “taze bir kan” olmaktadır. Bir modernizasyon projesi olarak Batı’ya yönelme, Türkiye açısından eş anlı olarak Batı ile entegrasyon çabalarını da gerekli kılmıştır. Doğu-Batı dünyaları arasında bir köprü pozisyonunda bulunan Türkiye, sosyal, kültürel, ekonomik ve siyasal olarak kalkınmada Batı toplumlarını, özelde ise günümüzde AB’yi oluşturan üye ülkeleri referans alarak, yenileşmesini modern Avrupa normları üzerine inşa etmiştir. Bu kapsam çerçevesinde çalışmada, konuyla ilgili birincil ve ikincil kaynaklardan yararlanılmış, nicel araştırma teknikleri (konunun belirlenmesi, sınırlanması, literatür çalışmasının yapılması ve veri toplanması) ışığında, nitel araştırma tekniklerinden birisi olan tarihsel araştırma yönteminden faydalanılmıştır.
Bölüm | Kitap İncelemesi |
---|---|
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Ekim 2016 |
Gönderilme Tarihi | 16 Aralık 2016 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2016 Cilt: 19 Sayı: 2 |
Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Meslek Yüksekokulu Dergisi Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı (CC BY NC) ile lisanslanmıştır.