Bu makale, demografik dönüşüm sürecini hem küresel hem de ulusal düzeyde karşılaştırmalı bir yaklaşımla incelemeyi ve sosyal etkilerini tartışmayı amaçlamaktadır. Bu amaçla Birleşmiş Milletler, Dünya Bankası, Uluslararası Göç Örgütü ve Türkiye İstatistik Kurumu verilerine dayanarak temel nüfus parametreleri betimsel olarak değerlendirilmiştir. Demografik yaşlanma hem küresel hem ulusal bir sorun olarak dikkat çekmekte, Türkiye’nin deneyimi ise diğer Avrupa ülkelerine göre daha hızlı ve sıkışık bir zaman diliminde gerçekleşmektedir. Bu çalışmada Türkiye’nin yaşadığı demografik dönüşüm sürecinin temel sosyal etkileri şu şekilde ortaya konmuştur; nüfusun büyük oranda kentlerde yoğunlaşması, konut piyasası üzerinde baskı yaratmakta; bu durum konut edinimini bir sosyo-ekonomik eşitsizlik alanı haline getirmektedir. Aileler daha geç kurulmakta ve yapısal olarak çeşitlenmektedir. Küçülen haneler, geçmişte aile kurumuna atfedilen bazı destekleyici rollerin zayıflamasına yol açabilmektedir. Yaşlı bağımlılık oranının artması toplumsal refahı riske atmakta ve aktif yaşlanmayı teşvik eden, yaşlıların dayanıklılığını artıran politikalar gerektirmektedir. Yaşlı bağımlılık oranının düşürülmesi, aktif yaşlanmayı teşvik edici politikaların geliştirilmesi ve bu grubun dayanıklılığının artırılması gerekmektedir. Sonuç olarak, Türkiye’nin demografik geçiş süreci, zamanında ve çok boyutlu politika müdahaleleri gerektiren acil sorunlar barındırmaktadır.
Demografik dönüşüm Yaşlı bağımlılık oranı Yaşlanma hızı Nüfusun yaşlanması Aile yapısının dönüşümü
This article examines the process of demographic transition at both global and national levels through a comparative approach and discusses its social outcomes. For this purpose, the key demographic indicators were descriptively evaluated using data provided by the United Nations, the World Bank, the International Organization for Migration, and the Turkish Statistical Institute. Demographic aging poses both global and national challenges; Türkiye, however, experiences this process more rapidly and within a more compressed t imeframe than other European countries. This study identifies three major social outcomes of this transition in Türkiye. First, the significant concentration of the population in urban areas places considerable pressure on the housing market, rendering access to housing a domain marked by socio-economic inequality. Second, shrinking households may lead to the weakening of certain supportive roles traditionally attributed to the family institution. Third, the rising elderly dependency ratio poses risks for social welfare and requires policies that promote active aging and enhance the resilience of the elderly. In conclusion, the demographic transition in Türkiye presents urgent challenges that demand timely and multidimensional policy responses.
Demographic transformation Elderly dependency ratio The speed of population aging Population aging Transformation of family structure
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Yaşlılık Sosyolojisi |
Bölüm | Derlemeler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 24 Eylül 2025 |
Gönderilme Tarihi | 6 Şubat 2025 |
Kabul Tarihi | 4 Eylül 2025 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2025 Cilt: 3 Sayı: 2 |