Bir kelâm ekolü olarak ortaya çıkan ve hicri III. asırda tekâmülünü tamamlayıp altın devrini yaşayan Mu‘tezile, dini hükümleri değerlendirmede ve
sistematik hale getirilmesinde aklı ön planda tutan, entelektüel bilgiye sahip, İslam karşıtı fikirlerin cevaplandırılması gibi konularla meşgul olan bir
mezhep olarak varlığını devam ettirmiştir. Buna karşın Ehl-i hadis nassların
zahirine önem veren, rivayetleri ön planda tutan, akıl ve kıyası devre dışı
bırakan, değişime kapalı özellikleri ile tarih sahnesindeki yerini almıştır.
Bu itibarla kaleme aldığımız bu makale, İslam düşünce tarihinin iki büyük
ekolü olan hadis taraftarları ile Mu’tezile mezhebi müntesibi olan muhaddisler arasında yaşanan ihtilaf ve cedellerin cerh ve tadil ilmine, hicri III.
asırda kaleme alınan eserlere, sosyal ve beşeri ilişkilere nasıl yansıdığını ele
almaktadır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Haziran 2017 |
Gönderilme Tarihi | 2 Mart 2017 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2017 Cilt: 4 Sayı: 1 |
DERGİ TARİHÇESİ
Derginin Önceki Adı | ISSN | YIL |
Siirt Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi | 2148-385X | 2014-2021 |
Yayımlanacak Makalelerin iThenticate İntihal Taraması Zorunludur.