Türkiye sinemasında özellikle 2000 sonrasında baba-çocuk ilişkilerini ele alan filmlerde bir artış vardır. Bu ilişkiler hem bireyin hem toplumsalın bilinçdışı süreçlerle ilişkisi açısından oldukça dikkat çekicidir. Sinemayı toplumun bilinçdışı arzularıyla birlikte düşündüğümüzde, psikanalizin bu noktada derinlikli bir inceleme alanı olarak ortaya çıktığını görürüz. Bu bağlamda bu çalışmanın amacı, baba-çocuk ilişkilerini ele alan filmlerin bir örneği olarak Reha Erdem’in Beş Vakit (2006) filmini Lacan’ın simgesel düzen ve onunla ilintili olarak “Falllus”, “Babanın adı”, “Büyük Öteki” ve “Gerçek” gibi kavramlarıyla tartışmaktır. Lacan’ın babalık kavramını babanın adı olarak simgesel boyutuyla ele alması, filmde hem biyolojik babalığı tartışmamıza hem de simgesel bir yasa olarak onun ötesine uzanmamıza olanak sağlar. Filmde ebeveynler dil/söylem aracılığıyla arzularını çocuklara yansıtırken, tutarlı olmayan ve baskıcı bir yasa oluşturdukları için film boyunca simgeselin ve gerçeğin gerilimi hissedilir. Simgesel düzenin ve gerçeğin görünümlerini ve gösteren olarak fallusun imkansızlığını tartışıp Lacancı paternal yasanın izini Beş Vakit filminde sürmek bu çalışmanın temel hedefidir.
Simgesel Düzen Babanın Adı Fallus Büyük Öteki Gerçek Lacan Beş Vakit
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | İletişim ve Medya Çalışmaları |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 9 Ekim 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Cilt: 6 Sayı: 11 - Özel Sayı (3) 2021 |