tedir. Bu bağlamda Avrupa Birliği’ne girme sürecinin başlangıcını, Batılılaşmakla ve Avrupalılaşmakla aşağı yukarı aynı anlamlara gelen, içinde bulunduğumuz du- rumdan kurtulup, gelişme, kalkınma, ilerleme, muasır milletler ve medeniyetler düzeyine ulaşma gayretlerimizin resmen başladığı 1839’daki Tanzimat’ın ilanına ve hatta daha da öncelere kadar götürmenin mümkün olduğunu ifade etmektedir. Batılıaşma çabası, geri kalmışlığın ve ortaya çıkan sorunların çözümü için “ileri”yi ve “ilerleme”yi temsil eden Batı’ya -Avrupa’ya- benzeyiş veya uyum eksikliği olarak değerlendirilmiş ve Batı, bu anlamda kurtuluş reçetesi olarak sunulmuştur. Yazar
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | ARAŞTIRMA MAKALELERİ |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Aralık 2012 |
Gönderilme Tarihi | 2 Nisan 2015 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2012 Cilt: 3 Sayı: 6 |
Şırnak Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı (CC BY NC) ile lisanslanmıştır.