Osmanlı toplumunun aslî unsuru olan Türkler kişisel bakıma oldukça önem vermişlerdir. Bu meyanda İstanbul’da çok sayıda hamam inşa edilmiştir. Hamamlar Batı’dan gelip şehri ziyaret eden misafirlerin ilgisini çeken önemli yapıların başında gelmiştir. Bu mekânlar doğunun gizeminin ve eğlence hayatının tasvirinde sıklıkla kullanılmıştır. Hamamlar kadar olmasa da İstanbul’un berberhaneleri de seyyahların dikkatini çekmiş ve berberler onların anlatılarının önemli bir parçası olmuştur.
Rus Çarlığı adına 1833’te İstanbul’da bulunan Konstantin Mihayloviç Bazili şehirle ilgili izlenimlerini “Boğaz ve Yeni İstanbul Yazıları” isimli eserinde yayımlamıştır. Bazili, eserinde Osmanlı askerî, siyasi, ticari ve sosyal yapısını ortaya koyan zengin açıklamalarda bulunmuştur. Bunların yanı sıra kahvehanelere, kahve ve tütün tüketimine, kayıkçılara, kütüphanelere, mezarlıklara ve salgın hastalıklara da yer vermiştir. Bu çalışmada onun en az bu hususlar kadar yer verdiği ve Osmanlı gündelik yaşamında kişisel bakım için insanların sıklıkla uğradığı hamamlar ve berberhanelerle ilgili gözlemleri üzerinde durulmuştur. Türkiye’de hamamların mimarisi ve bilhassa vakıf işletmesi olanların ekonomik boyutu çok sayıda bilimsel yazıya konu olmuştur. Yine bu yapılar Batı resim sanatında önemli ölçüde çalışılmıştır. Bununla beraber hamamların gündelik işleyişini tasvir eden yazı sayısı oldukça azdır. Bu yazının başlıca amacı bu eksikliği tamamlamak ve Osmanlı hamam kültürüne dair bir boşluğu doldurabilmektir.
The Turks, who were the main element of Ottoman society, attached great importance to personal grooming. In this context, numerous bathhouses were constructed in Istanbul Bathhouses have been among the prominent structures capturing the interest of visitors arriving from the West to explore this city. These places were frequently employed in depicting the mystery of the East and its entertainment scene.
While not as prominent as the Bathhouses (Hamam), Istanbul’s barbershops have also captured the attention of travelers, and barbers have become an important part of their stories. In 1833, while he was in Istanbul representing the Russian Empire, Konstantin Mihayloviç Bazili published his impressions of the city in his work titled “Bosphorus and New Istanbul Writings”. Bazili, in his work, provided rich explanations depicting the Ottoman military, political, commercial, and social structure. Additionally, he covered topics such as coffeehouses, coffee and tobacco consumption, boatmen, libraries, cemeteries, and epidemic diseases. In this work, emphasis has been placed on his observations regarding baths and barbershops, places frequently visited by people for personal care in the everyday life of the Ottoman Empire, aspects that he addressed at least as much as the other topics mentioned. The architecture and, especially, the economic dimension of Turkish baths, particularly those operated by foundations, have been the subject of numerous scholarly writings. These structures have also been extensively explored in Western visual arts. However, there are relatively few writings that depict the daily operations of bathhouses. While these structures have been significantly explored in Western visual arts, there remains a scarcity of writings depicting the daily operations of bathhouses. The primary aim of this article is to fill this gap, providing a more comprehensive understanding of Ottoman bathhouse culture.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Yakınçağ Osmanlı Tarihi |
Bölüm | SOSYAL VE BEŞERİ BİLİMLER |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 29 Mart 2024 |
Yayımlanma Tarihi | 31 Mart 2024 |
Gönderilme Tarihi | 19 Aralık 2023 |
Kabul Tarihi | 1 Şubat 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 Cilt: 8 Sayı: 1 |