Osmanlı Devleti’nde veraset sistemi
kesin kurallara bağlı olmadığı için her taht değişikliği çok sayıda şehzadenin
ölümüne yol açmıştır. Fatih’in Teşkilat Kanunnamesi ile kardeş katli hukuksal
bir zemine oturtulmuş olsa da şehzadelerin öldürülmesi acı bir olay olarak
tarihe geçmiştir. Saltanat kavgasında sadece taht mücadelesine giren kardeşler
öldürülmemiş, herhangi bir taht iddiası bulunmayan henüz küçük yaşta olan
şehzadeler de katledilmiştir. Şehzadelerin ölümü, Osmanlı devrinde çeşitli
tepkilere yol açmıştır. Özellikle Sultan Süleyman’ın oğullarından Mustafa ve
Bayezid gibi şehzadelerin katli büyük bir yankı bulmuş, halk arasında derin bir
teessüre sebep olmuştur. Keza bazı şehzadelerin katli, geçmişte ve günümüzde
tarihçiler ve edebiyatçılar tarafından büyük bir ilgiye mazhar olurken
bazılarının katli ise sayısal bir veri olarak kaydedilmiş ve geçiştirilmiştir.
Bu bağlamda III. Mehmed’in tahta çıkışıyla birlikte öldürttüğü on dokuz
şehzadenin katli de göz ardı edilen ve üzerinde duırulmayan vakıalardandır. Bu
makalede on dokuz şehzadenin öldürülmesinin nasıl bir tepkiyle karşılandığı ve
Osmanlı tarihlerinde nasıl yer bulduğu ele alınmıştır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 15 Mayıs 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 |
Sosyal ve Kültürel Araştırmalar Dergisi (SKAD)'da yayınlanan makaleler Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır. SKAD bilginin paylaşımı için Açık Erişim Politikasına uymaktadır.