Öz
Bu çalışmada Mehmed Bahâeddin’in Ömer Hayyam’dan manzum olarak yaptığı rubai çevirileri üzerinde durulmuştur. Türk edebiyatında Hayyam rubailerinin ilk çevirileri 19. asrın sonlarından itibaren başlamış, sonraki yıllarda bunların sayısı gittikçe artmıştır. Muallim Feyzî’nin 1885’te yaptığı çeviriyi Abdullah Cevdet ve Hüseyin Dâniş gibi isimlerin çevirileri izlemiştir ve bu ilk çalışmalar mensurdur. Hayyam rubailerinin ilk manzum çevirisi Hüseyin Rifat’e (1926) aittir. Onu Mehmed Bahâeddin izlemiştir. Bahâ’nın Hurde-i Eş’âr (1927) adlı şiir kitabında bulunan 31 rubai tercümesi, Türk edebiyatında manzum olarak yapılan ikinci tercümedir. Bahâ, Hayyam rubailerinden bir seçme yapmış ve bunları “mealen, nazmen ve gelişigüzel” tercüme etmiştir. Şair bu rubaileri muhtemelen Hüseyin Dâniş ve Rıza Tevfik tarafından 1922 yılında neşredilen Rubâiyyât-ı Ömer Hayyâm adlı eserden seçmiştir. Bahâ’nın çevirilerde rubai vezinleri yerine klasik aruz kalıplarını kullandığı görülür. Ayrıca şair çevirilerin bir kısmında nazım şeklinde de değişiklik yapmıştır. Çalışmada önce Türk edebiyatında Hayyam tercümeleri hakkında bilgi verilecek, ardından Bahâ’nın yaptığı tercümeler üzerinde durulacak ve 31 rubai tercümesinin metni verilecektir.