Yeni Platonculuk Platon’a yeniden dönüş olarak görülse de aslında kendisinden önceki filozofların düşüncelerini sentezleyerek, vahyi felsefî dille yorumlamak bakımından gerek Hristiyan felsefesi gerek İslâm felsefesi için bir çıkış noktası olmuştur. Bu önemli işlevle birlikte, Tanrı-âlem ilişkisi, ruhun ölümsüz ve tinsel bir varlık olması, mutluluk ve kurtuluş gibi konularda da Yeni Platonculuğun İslâm düşünürleri üzerindeki etkisi açıktır. Nitekim bu akımın kurucusu sayılan Plotinus’un sudûr teorisinde varlığın ve bilginin kaynağı olarak aşka bakışı, İslâm düşüncesinde aşk felsefesinin gelişmesine neden olmuştur. Aslında her şeyin Tanrı’dan çıkıp tekrar ona dönmesiyle alakalı bir konu olan aşk, sudûr teorisinde alttakinin üstteki ile kurduğu bağlantı olarak görülmüştür. İslâm felsefesinde ilk defa Fârâbî tarafından sistemli bir şekilde dile getirilen aşk mevzusu, Plotinus’un anlayışıyla büyük benzerliklere sahiptir. Ancak Fârâbî’nin aşka bakışını orijinal kılan konular da bulunmaktadır. İşte bu makalede Yeni Platonculuk’la -Plotinus’un düşüncesine dayanan- Fârâbî’nin aşk anlayışı arasındaki etkileşimler ve farklılıkları değerlendirmek amaç edinilmiştir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 25 Şubat 2016 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2016 Sayı: 65 |