Ehl-i Sünnet’in iki büyük fırkasından biri olan Eş’ariliğin kurucusu İmam-ı Eş’arî, adıyla zikredilen Eş’arî kelȃmının oluşumuna tesir eden ve bu fırkanın olgunlaşmasını sağlayan en önemli âlim ve teorisyendir. Aynı zamanda İslam düşünce tarihinin önemli şahsiyetlerindendir. Abbasilerin son döneminde yaşadı. Kırk yaşına kadar Mu’tezile mezhebi mensubu iken daha sonra ondan ayrıldı ve Ahmed b. Hanbel’in savunduğu inanç esaslarını benimsediğini ilan etti. O, sadece teolojik görüşleri ileri süren bir âlim değil, aynı şekilde İslam siyaset düşüncesinin gelişmesinde ve Sünni hilafet anlayışının oluşmasında büyük katkıları bulunan bir şahsiyyettir. Yaşadığı çağın teolojik problemlerini Mu’tezile tecrübesini de kullanarak ele aldı. İrdelediği en önemli konulardan birisi de hilafet ve siyaset konusundaki görüşleridir. O, diğer konularda olduğu gibi hilafet ve siyaset konusunda da Ehl-i Sünnet’in geçmiş dört asırlık geleneksel anlayışını kabul eden, konuyla ilgili farklı görüşleri ortaya atan, kendisinden evvel yaşayan âlimlerin görüşlerini yaşadığı zamanın koşulları çerçevesinde yeniden ele alan ve günün siyasal ve sosyal problemlerine önemli çözüm önerilerinde bulunan bir özelliğe sahiptir. Çağının siyasi sorunlarını teolojik bir bakış açısıyla çözmeye gayret göstermesi araştırılmaya değer bir husustur. Biz bu makalemizde İmam-ı Eşarî’nin dinȋ ve siyâsî görüşleri çerçevesinde din-siyaset ilişkisi konusunu inceleyeceğiz.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Ocak 2015 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2015 Sayı: 61 |