Kadın çalışmaları ve araştırmaları, bir taraftan kadın kimliği üzerine düşünceleri tartışmaya açarken diğer taraftan “asıl” olarak kabul edilen erkek kimliğini, onun ne gibi ön kabuller içerdiğini de sorgulamıştır. Bu araştırmalar sayesinde kadınlık kavramının tek bir kadınlığı içermediğinin, farklı kadınlıkların olduğunun da görünürlüğü sağlanmıştır. Söz konusu çalışmalar aynı zamanda erkekliğin de toplumda birtakım ön kabuller içeren bir yapı olarak oluşturulduğunu göstermektedir. Simone De Beuvoir ebeveynlerin çocukluktan itibaren kız çocuklarına kadın olmayı oğlan çocuklarına da kırıtkanlığı, ağlamayı, öpülmeyi ve komiklikler yapmayı yasaklayarak “küçük bir adam” olmayı öğrettiğini ileri sürmüş ve dolaylı yoldan erkekliğin de inşa edilen toplumsal bir rol olduğunu vurgulamıştır. Serpil Sancar ise biyolojik kökenli cinsiyet tanımlarının biyolojinin değiştirilemez olması gibi cinsiyet tanımlarının değiştirilemez ön kabuller oluşturduğunu söylemektedir. Sosyal bilimler alanındaki yeni bakış açıları kadınlık gibi erkekliğin de “cinsiyetlendirilmiş” toplumsal ilişkilerin bir ürünü olarak oluşturulduğunu düşündürtmektedir. Kadın çalışmaları, erkeklik kimliğinin tartışmaya açılmasına, bu sayede tek tip bir erkeklik algısının yanlış olduğunun anlaşılmasına vesile olmuştur. Bu çalışmalara paralel olarak erkeklik çalışmaları da, bu konuda yazılanlar da çoğalmaya başlamıştır. Tanzimat romanlarından başlayarak Batılılaşmayı yanlış anlayan erkek tiplerinin kadınsılaşmış olarak sunulması, toplumsal rolleri değişmez kalıplara oturtan anlayışın bir yansımasıdır. Özellikle vatan sevgisi, cesaret gibi duygular erkek kimliğinin değişmez kodları olarak düşünülmektedir. Bunların tamamının bir ön kabul olduğu ve tek tip bir erkekliği işaret ettiği, oysa erkekliğin de asıl olarak kabul edilenin dışında farklı durum ve davranışlar içeren kimliklerden oluştuğu göz ardı edilmektedir.
Bu değerlendirmeler çerçevesinde Behçet Çelik’in öykülerini inceleyen bu makale, çoğunluğu erkek olan öykü kahramanlarının referans olarak sunulan erkek tipolojisinden belirgin farklılıklar gösterdiğini ileri sürmektedir. Yazarın sekiz öykü kitabındaki öyküler, erkek karakterlerin toplumsal erkeklik rollerinden farklılaşmaları bağlamında, karşı cinsle ilişkileri, hayatlarını düzenleme ve arkadaşlık ilişkilerindeki tutumları, evliliği yürütme sorunları, baba-oğul ilişkileri ve askerlik süreçleri çerçevesinde çözümlenecektir.
Behçet Çelik kısa öykü erkeklik temsilleri erkek öykü karakterleri farklı erkeklikler erkeklik çalışmaları
On the one hand, women's studies and researches have opened up ideas on female identity to discussion, on the other hand, it has also questioned the male identity, which is accepted as "original", what kind of presuppositions it contains. Thanks to these studies, it has been made visible that the concept of femininity does not include a single femininity, but that there are different femininities. These studies also show that masculinity is formed as a structure that includes some pre-acceptances in society. Simone De Beuvoir claimed that from childhood, parents taught girls to be a woman and boys to be a “little man” by forbidding hurt, crying, kissing and making jokes, and indirectly emphasized that masculinity is a social role that is built. Serpil Sancar, on the other hand, says that gender definitions constitute unchangeable presuppositions, such as the unchangeable biology of gender definitions. New perspectives in the field of social sciences suggest that masculinity, like femininity, is created as a product of "gendered" social relations. Women's studies have led to the discussion of masculinity identity, and thus to the understanding that a uniform perception of masculinity is wrong. Parallel to these studies, studies on masculinity and the writings on this subject have started to increase. Starting from the Tanzimat novels, the presentation of male types who misunderstand Westernization as feminized is a reflection of the understanding that puts social roles into unchanging patterns. In particular, feelings such as patriotism and courage are considered as unchangeable codes of male identity. It is ignored that all of these are pre-acceptance and point to a uniform masculinity, whereas masculinity consists of identities that include different situations and behaviors other than what is considered essential.
This article, which analyzes the stories of Behçet Çelik within the framework of these evaluations, argues that the story heroes, who are mostly men, show significant differences from the male typology presented as a reference. The stories in the author's eight storybooks will be analyzed in the context of the differentiation of male characters from social masculinity roles, their relations with the opposite sex, their attitudes in organizing their lives and friendship relations, problems of conducting marriage, father-son relations and military service processes.
Behçet Çelik short story representations of masculinity male story characters different masculinities masculinity studies
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Edebi Çalışmalar |
Bölüm | EDEBİYAT / ARAŞTIRMA MAKALELERİ |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 29 Nisan 2022 |
Gönderilme Tarihi | 4 Ocak 2022 |
Kabul Tarihi | 1 Şubat 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 Cilt: 7 Sayı: 1 |
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.