Amaç: Çalışma, çocukluk çağı aşıları hakkında aile sağlığı elemanlarının bilgilerini ve uygulamalarını incelemek için yapılmıştır.
Yöntem: Tanımlayıcı tipte olan çalışma, bir büyükşehrin üç merkez ilçesinde görev yapan 145 aile sağlığı elemanı ile yürütüldü. Veri toplamada anket formu kullanıldı. Veriler, sayı, yüzde, standart sapma, aritmetik ortalama, bağımsız gruplarda t testi, pearson korelasyon analizi ile değerlendirilmiştir.
Bulgular: Araştırma katılan aile sağlığı elemanlarının yaş ortalamaları 38±5,58 yıldır. Katılımcıların %57,2’si lise ya da ön lisans, %43,4’ü hemşirelik bölümünden mezun olduğunu, %60,0’ı 6 ay-5 yıl arasında aile sağlığı elemanı olarak görev yaptığını bildirmiştir. Aile sağlığı elemanlarının %51,4’ünün aşılar ve aşı uygulamaları ile ilgili eğitim aldığı ve bu eğitimleri çoğunlukla son bir yıl içerisinde aldıkları belirlenmiştir. Katılımcıların veri toplama araçlarını doğru yanıtlama oranları çocukluk dönemi aşılarına yönelik sorular için %25,5-97,2, aşıların yerleşimine yönelik sorular için %42,8-100, çocukluk dönemi aşılarına yönelik uygulamalar için %20-95,9 arasında değiştiği saptanmıştır. Aile sağlığı elemanlarının çocukluk dönemi aşıları ile ilgili bilgi puan ortalamaları 26,85±3,44, uygulama puan ortalamaları 7,92±1,21 olarak hesaplanmıştır. Aile sağlığı elemanlarının çocukluk dönemi aşıları ile ilgili bilgi ve uygulama toplam puan ortalamalarının sosyodemografik özelliklere göre farklılaşmadığı belirlenmiştir (p>0,05). Ayrıca aile sağlığı elemanlarının bilgi puan ortalaması ile uygulama puan ortalaması arasında anlamlı bir ilişki olmadığı bulunmuştur (r =-0,027, p=0,743).
Sonuç: Aile sağlığı elemanlarının çocukluk dönemi aşılarına yönelik hem bilgi hem de uygulamalarının yüksek düzeyde olduğu, sosyodemografik ve mesleki özelliklere göre gruplar arasında anlamlı fark olmadığı belirlenmiştir. Ayrıca aşılara yönelik bilgi ve uygulama puanları aralarında anlamlı ilişki belirlenmemesinin katılımcıların hem bilgi hem de uygulama puan ortalamalarının oldukça yüksek olmasından kaynaklandığı düşünülmektedir. Bu nedenle aşılar ile ilgili hazırlanan bilgilendirme toplantılarının sosyodemografik özelliklerine bakılmaksızın tüm aile sağlığı elemanlarına yönelik planlanması ve yürütülmesi önerilmektedir.
Aim: The study was conducted to examine the knowledge and practices of family health workers about childhood vaccines.
Method: The descriptive study was conducted with 145 family health workers working in three central districts of a metropolitan city. A questionnaire form was used for data collection. Data were evaluated by number, percentage, standard deviation, arithmetic mean, t test in independent groups and Pearson correlation analysis.
Finding: The mean age of the family health workers who participated in the study was 38±5.58 years. 57.2% of the participants reported that they graduated from high school or associate degree, 43.4% from nursing department, and 60.0% reported that they had been working as a family health worker for 6 months-5 years. It was determined that 51.4% of the family health workers received training on vaccines and vaccination practices and that they received these trainings mostly within the last year. The correct response rates of the participants to the data collection tools ranged between 25.5-97.2% for questions on childhood vaccines, 42.8-100% for questions on the placement of vaccines, and 20-95.9% for practices related to childhood vaccines. The mean scores of family health workers' knowledge about childhood vaccines were 26.85±3.44 and the mean scores of their practices were 7.92±1.21. It was determined that the total mean scores of family health workers' knowledge and practice related to childhood vaccines did not differ according to sociodemographic characteristics (p>0.05). In addition, it was found that there was no significant relationship between the mean knowledge score and the mean practice score of family health workers (r =-0.027, p=0.743).
Conclusion: It was determined that both the knowledge and practices of family health workers regarding childhood vaccines were at a high level, and there was no significant difference between the groups according to sociodemographic and occupational characteristics. In addition, it is thought that the lack of a significant relationship between knowledge and practice scores for vaccines is due to the fact that the mean scores of both knowledge and practice scores of the participants are quite high. Therefore, it is recommended that informative meetings on vaccines should be planned and conducted for all family health workers regardless of their sociodemographic characteristics.
| Birincil Dil | Türkçe |
|---|---|
| Konular | Hemşirelik (Diğer) |
| Bölüm | Araştırma Makalesi |
| Yazarlar | |
| Yayımlanma Tarihi | 28 Kasım 2025 |
| Gönderilme Tarihi | 10 Ocak 2025 |
| Kabul Tarihi | 24 Temmuz 2025 |
| Yayımlandığı Sayı | Yıl 2025 Cilt: 6 Sayı: 3 |