İran’dan Anadolu’ya uzanan Selçuklu devletinde ün yapan hatunları bugüne alan vakfiyeler, külliyeler ve türbeler ile tanımaktayız.. Bu hatunlar Selçuklu çağında kadının gücünü ve önemini vurgular. Selçuklu mimarisinde adını yaşatan kadının el sanatlarında, özellikle çini, seramik ve minyatür alanında canlandırılan tasvirlerde, erkek figürü kadar olamasa da yer aldığını izlemekteyiz Makalemizde Moğol akınları sonucu çoğu yanıp kül olan minyatürlerin yerine, bize İran Selçuklu yaşantısını, geleneklerini, saray adetlerini, eğlencelerini, kıyafetlerini, modasını yansıtan lüster, minai ve sıraltı tekniğinde işlenmiş çini ve eramiklerinden seçmelerle kadın görüntüsünü yansıtmaktayız Taht, av, şölen, eğlence, raks, çalgı, aşk, sohbet konularını aksettiren sahnelerde, destanlardan, masallardan ilham alan anlatımlarda kadın sık sık karşımıza çıkar. İran’da daha çok kullanım seramiğinde yer alan kadın motifi Anadolu’da Konya Alaeddin, Beyşehir Kubad Abad, Antalya Aspendos ve Alanya saraylarında benzer özelliklerle karşımıza çıkmaktadır. Yüz tipi, başlık, kıyafet, kaftan deseni, mücevher, kompozisyon gibi detay kıyaslamalarıyla İran’dan Anadolu’ya uzanan kadın figürü geleneğini yansıtmaktayız.
Selçukluda kadın çinilerde kadın seramiklerde kadın Selçuklu saray çinileri
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | ARAŞTIRMA |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Nisan 2009 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2008 Cilt: 17 Sayı: 1 |