Amaç: Gebelikte, annede daha önceden var olan veya gebelikle
beraber ortaya çıkan bazı durumlar, gebeliğin riskli olarak
adlandırılmasına sebep olmaktadır. Gebelikteki risk faktörleri, annenin ve bebeğin
hayatını direkt olarak etkileyecek tarzda ise yüksek riskli
gebelik olarak adlandırılır. Yüksek riskli gebeliklerde anne ve
bebekler için ciddi komplikasyonlar ortaya çıkabilmekte ve buna bağlı ciddi
sorunlar yaşanabilmesi sebebi ile gebenin iç dünyasında birçok çatışmaya da
sebep olabilmektedir. Bu araştırma benzersiz ve yoğun bir yaşam deneyimi olan
gebeliğin yüksek riskli grubunda yer alan kadınlarda ortaya çıkan stresörlerin
ve bunlarla baş etme yöntemlerinin incelenmesi amacı ile yapılmıştır.
Gereç
ve Yöntem: Bu çalışmada
karma araştırma yöntemlerinden triangülasyon modelinden yararlanılmıştır.
Çalışmanın nicel verilerin toplanmasında 18 sorudan oluşan soru formu ile
birlikte “Algılanan Stres Ölçeği” (ASÖ) kullanılmıştır. Nitel verilerin
toplanmasında ise “derinlemesine görüşme yöntemi” uygulanmıştır.
Bulgular
ve Sonuç: Yüksek riskli
gebelere kendileri ve bebeklerine yönelik sağlık personeli tarafından verilen
bilgilendirmenin yetersiz olduğu ve bu alanda bilgi gereksiniminin çok yüksek
olduğunu görülmüştür. Yüksek riskli gebeler bu sürecinin yönetilmesinde en çok
manevi baş etme yöntemlerini kullandıklarını ifade etmiştir. Çalışmanın
sonuçları, yüksek riskli gebelik yaşayan kadınların fizyolojik sorunlar ile
birlikte en çok üzüntü, keder, endişe ve hastaneye yetişememe gibi psikososyal
sorunlar yaşadığını göstermiştir. Yüksek riskli gebelerin bu süreçleri ile baş
etmelerinde aile, sosyal çevre ve sağlık ekibi ile etkileşiminin önemli katkı
sağlayacağı düşünülmektedir.
Bölüm | Orjinal Araştırma |
---|---|
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 24 Ekim 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 Cilt: 27 Sayı: 5 |