Arsa payı
karşılığı inşaat sözleşmesiyle, arsa sahibi, arsa paylarının bir bölümünü
müteahhide geçirme borcu altına girmekte buna karşılık müteahhit ise, mülkiyeti
kendisine devredilecek olan arsa paylarının karşılığı olarak bağımsız bölümler
inşa etmeyi taahhüt etmekte ve bu inşa etmiş olduğu bağımsız bölümlerden arsa
sahibine ait olanları teslim etmeyi borçlanmaktadır. Arsa payı karşılığı inşaat
sözleşmesi, kanunla düzenlenmemiş olmasına karşın, borçlar hukukuna hâkim olan
ilkelerden sözleşme özgürlüğünün bir görünümü olan sözleşmenin içeriğini
belirleme serbestisinin sonucu olarak ortaya çıkmıştır. Bu bakımdan, anılan
sözleşme, çeşit ve kapsam olarak çeşitli şekillerde yapılabilir. Arsa payı
karşılığı inşaat sözleşmesine dayanan kişi malikten tescil işleminin
yapılmasını isteyebilir. Malikin tescil talebine yanaşmaması hâlinde ise,
çeşitli ihtimallere göre arsa sahibi, müteahhit ve üçüncü kişi mülkiyetin
geçirilmesi amacıyla tescile zorlama davası açabilir. Hâkimin bu talep üzerine
vereceği karar yenilik doğurucu nitelik taşır. Tescile zorlama davasının
taraflarını, tescile zorlama davasının açılabileceği çeşitli ihtimallere göre,
arsa sahibi, müteahhit ve üçüncü kişi oluşturur. Tescile zorlama davasının
hukukî niteliği ise, bir alacak davasıdır. Bu nedenle, kanunda aksine bir hüküm
bulunmadıkça on yıllık genel zamanaşımı süresine tâbidir.
Arsa Payı Karşılığı İnşaat Sözleşmesi Tescile Zorlama Davası Tescile Zorlama Davasının Açılabileceği Çeşitli İhtimaller Tescile Zorlama Davasının Tarafları İnşaat sözleşmesi
Konular | Hukuk |
---|---|
Bölüm | ÖZEL HUKUK |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 29 Kasım 2016 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2016 |