Bizans İmparatorluğu’nun başkenti Konstantinopolis’in 1204’te Latinler tarafından işgali, devletin yeni bir merkezden idare edilmesi zorunluluğunu doğurmuştu. Bu merkezlerden biri olan Trabzon’da, Komnenos hanedanlığından Aleksios ve David tarafından yeni bir devletin temeli atıldı. Kentte 13. yüzyılda süren imar faaliyetinde duvar resimleri, taş süslemeler ve yer mozaikleriyle zengin dekorasyona sahip birkaç kilise inşa edildi. Bu yapılar ve dekorasyonları Konstantinopolis’in mimari ve sanatsal üslubunun devamıdır. Trabzon yapılarının döşemelerinde, başkent ve başkent etkisini yansıtan yapılarda benzerlerini gördüğümüz geometrik kompozisyonlar yer alır. Bu bağlamda, Ayasofya Kilisesi’nin döşemeleri başkent üslubunu yansıtan iyi bir örnektir. Döşeme kilisenin naosunda, ana kubbeyi taşıyan dört sütun arasındaki 6.20 metrekarelik bölümde yer alır. Döşemenin merkezinde daire biçimli bir omphalion bulunmaktaydı. Levha 1860’larda yerinden sökülerek bir süre Kromni’deki Meryem’in Doğumu Kilisesi’nde tutulmuştu. 1924’te Karadeniz bölgesinden ayrılan Rumlar tarafından omphalion Selanik’e götürüldü. Aziz Georgios Rotondu’nun arkeolojik koleksiyonunda korunan eser, sonradan bugünkü yerine, Selanik’teki Bizans Kültürü Müzesi’ne taşındı. Bu çalışmanın amacı omphalionun kayıp olmayıp, yerinden söküldüğünü bilim dünyasına duyurmak ve Bizans yer döşemelerinde benzerini başka yerde görmediğimiz, omphaliondaki “tavşan avlayan kartal” tasvirinin ikonografisi ve köken sorununu ele almaktır. Bu bağlamda çalışmamızda, Antik Çağdan ve Bizans Dönemi’nden farklı eser gruplarındaki kartal, avcı kartal konulu paralel tasvirler yardımıyla genel bir değerlendirme yapılmıştır.
Trabzon Ayasofya Kilisesi Bizans taş eserleri omphalion kartal
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 29 Nisan 2021 |
Gönderilme Tarihi | 29 Kasım 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 |