BibTex RIS Kaynak Göster

Gümüşsu Homa Şelalesi Çivril-Denizli

Yıl 2012, Sayı: 27, 203 - 216, 01.02.2012

Öz

Turizmin temelini oluşturan unsurlardan biri çekiciliklerdir. Çekicilikler, doğal ve insan yapısı kültürel turistik çekicilikler olarak ikiye ayrılırlar ve turizm işletmelerinde talebi yönlendiren, turist akışınısağlayan faktörlerdendir. Çivril-Dinar tektonik havzası, doğal ve beşeri çekicilikler açısından oldukça zengindir. Işıklıve Gökgöl gölleri, AkdağTabiat Parkı, Işıklı, Yuva, Gökgöl, Suçıkan kaynakları, Işıklıantik kenti, Beycesultan höyüğü önemli çekiciliklerdir. Hiç şüphesiz bunlardan biri de Gümüşsu Homa kasabasısınırlarıiçindeki Gümüşsu Şelalesi’dir. Çeşitli nedenlere bağlıolarak meydana gelen akarsu yatağıboyundaki eğim kırıklıklarından, suların hızlıdüşüm yaptığıyerler olan şelaleler çağlayanlar önemli doğal turistik çekiciliklerden biri olup, eşsiz görselliğe sahiptirler. Türkiye de, oluşum şekli, su düşüm yüksekliği ve su miktarıbakımından birbirinden farklıbirçok şelale bulunmaktadır. Araştırma konumuz olan Gümüşsu Homa şelalesi de önemli turizm potansiyeline sahip şelalelerden biri olmasına rağmen yeterince değerlendirilememiştir. Şelale, tektono-karstik kökenli Pınarbaşıkaynağından çıkan suların 150 metre aktıktan sonra 15 ve 30 m. yüksekliğinde faya bağlıolarak gelişmişiki eğim kırıklığından düşüşyapmasıile oluşmuştur. Sular, ofiolitli melanjıkesen fayların oluşturduğu eğim kırıklığından düşüm yapar. Araştırma sahasıkarasal ve Akdeniz ikliminin mücadele sahasında yer alır. Bu nedenle geçiştipi iklim özellikleri görülür. Yörenin iklim özelliklerini ortaya koymak için Dinar ve Çivril meteoroloji istasyonlarının rasatlarından yararlanılmıştır. Şelale ve yakın çevresinde başlıca üç litolojik birim seçilmektedir. Bunlarkalkerler, ofiolitli melanj ve alüvyonlardır. Kalkerler, Akdağformasyonu, Çamoluk formasyonu, Akçay formasyonu ve Kartal formasyonu şeklinde adlandırılmıştır. Melanj, Akçay vadisi boyunca küçük bir sahada tabanda peridotit ve piroksenitler görülür. Yöredeki en genç birim Kuaterner yaşlıalüvyonlardır. Kuaterner birimleri, daimi ve sürekli akışa sahip akarsuların çevredeki dağlardan yağışlımevsimlerde getirip graben tabanına bıraktıklarıçakıl, kum, silt ve kil içerikli alüvyonlardan, dağile ovanın temas kısmında gelişmişolan birikinti yelpaze çökellerinden, Beydilli-Yuva arasında ve Akçay vadisinde fay diklikleri önünde gelişmişyamaç molozlarından oluşmaktadır. Gümüşsu ve çevresi başlıca iki jeomorfolojik üniteden oluşur: Akdağve Dinar grabeni. Şelale, Akdağ’ın güney yamacında yer alır. Akdağ, etrafıfaylarla çevrili, Sandıklı, Çivril-Dinar, Dombay depresyonlarıarasında yükselen kuzeybatı-güneydoğu yönlü uzun eksene sahip bir horsttur. Depresyon tabanından kütleye geçişeğim atımlıfayların bir neticesi olarak ani olarak gerçekleşmektedir. Fay diklikleri, periyodik ve daimi akışlıakarsular tarafından yarılmıştır. Uşak-Isparta karayolunun Yuva-Dinar arasında kalan kısmıboyunca faya ait morfolojik özelliklerin hemen hemen hepsini görmek mümkündür. Fay façetaları, fay aynaları, fay breşleri, asılıvadiler, sıralıkaynaklar, sıralıbirikinti koni ve yelpazeleri bunlardandır. Araştırmamıza konu olan Gümüşsu ve çevresinde de bu özellikleri görmek imkân dâhilindedir. Çivril-Dinar depresyonu tabanıalt basamaktan fay dikliği ile ayrılır. Diklik, BeydilliGümüşsu arasındaki karayolu boyunca izlenmektedir. Diklik, ofiolitli melanjdan yapılıdır. Periyodik akışlıakarsular tarafından kısmen parçalanmıştır. Şelale, bu yamaçta yer alır. Çok kısa mesafede eğim atımlıfaylarla deforme edilmiştir. Sahanın en önemli akarsuyu Gümüşsu doğusunda akışgösteren, Akdağüzerinde genişbir beslenme havzasına sahip olan, Akçay’dır. Akçay, Gümüşsu doğusunda Dinar grabenine iner. Şelaleyi besleyen Pınarbaşıkaynağı Kocapınar , 1020 metre yükseltiye sahip olup, ortalama debisi 85 l/s’dir. Debi miktarı70-93 l/s arasında değişmektedir. İlkbahar sonu yaz başı, debinin maksimum olduğu sezondur. Sonbaharda debi düşmektedir. Kaynak suları, kasabanın içme suyu ihtiyacının bir kısmının karşılanmasında ve Akçay’ın oluşturduğu birikinti yelpazesi üzerindeki tarım alanlarının sulanmasında kullanılmaktadır. Bunun yanında bir ara şişelenerek piyasaya sürülmüştür. Gümüşsu’nun güneybatısında IşıklıGölü, güneydoğusunda ise Gökgöl bulunur. Akçay’ın oluşturduğu birikinti yelpazesi bu iki gölü birbirinden ayırır. Doğal bir göl olan IşıklıGölü, çevredeki tarım alanlarınıve yerleşmeleri tehdit etmesi nedeni ile 1953 yılından itibaren yapılan çalışmalarla batı, güney ve doğu kıyılardan seddelerle çevrilmişve baraj gölü haline dönüştürülmüştür. Göl, A SınıfıSulak Alan niteliğindedir. Birçok yerli ve göçmen kuşun korunma ve barınma alanıdır. Bitki coğrafyasıbakımından saha Akdeniz ve İran-Turan Flora bölgelerinin geçişzonunda bulunur. Coğrafi konumu, jeomorfolojik yapısıve klimatik özellikleri nedeni ile Akdağ, çeşitli bitki topluluklarından oluşmuşbir vejetasyona sahiptir. Şelale ve çevresinin hâkim doğal bitki örtüsünü, meşe topluluklarıoluşturur. Rekreasyon alanındaki gür bitki örtüsü, ilkbahar ve yaz mevsiminde şelalenin uzaktan açık bir şekilde görülmesini engellemektedir. Gümüşsu Şelalesi, tektono-karstik kökenli Pınarbaşıkaynağından çıkan suların 150 metre aktıktan sonra iki eğim kırıklığından düşüşyapmasıile oluşmuştur. Eğim kırıklıkları, ofiolitli melanjıkesen eğim atımlıfayların eseridir. Bu fayları şelalenin batısındaki yürüyüşpatikasına ait yarma boyunca görmek mümkündür. Su düşüşyüzeyi oldukça kıvrımlıve kırıklıbir yapıya sahip olan radiyolaritlerden oluşur. Eğim kırıklıklarıarka arkaya basamaklar şeklinde sıralanır. Üst basamaktan sular daha görkemli şekilde dökülmektedir. Bu durum eğim kırıklığının açısal değeri, yüksekliği ve suların toplu ya da dağınık şekilde düşüşyapmasıile ilişkilidir. Nitekim üst basamakta sular toplu olarakdökülür iken alt basamakta sular kollara ayrılarak düşüm yapmaktadır. Üst basmağın güneybatıya bakan cephesinde eğim değeri yaklaşık 85 derece iken alt basamakta eğim 75 derece kadardır. Her iki basamakta da suların düşüm yaptığıyerde dev kazanıgelişme imkânıbulamamıştır. Şelale çevresinde, Gümüşsu Belediyesi tarafından kavak, söğüt ve çınar gibi bitkilerle kaplıalan içinde yapılmışpiknik masaları, barbeküler 20 tane , mescit ve çocuk oyun parkıbulunmaktadır. Gümüşsu Şelalesi’nin en önemli avantajı, birçok doğal ve kültürel çekiciliği bünyesinde barındıran çevreye yakın bir konumda bulunmasıve ulaşımının kolay olmasıdır. Nitekim AkdağTabiat Parkısınırı, Pınarbaşı Kocapınar kaynağının birkaç yüz metre kuzeyinden geçmektedir. Bilindiği üzere bu tabiat parkı, flora, fauna, jeolojik ve jeomorfolojik unsurlarıbünyesinde barındırmaktadır. Tabiat Parkı’nda, Yılkıatları, Anadolu Sıvacısı, Geyik, Kara Akbaba, Kaya Kartalı, Küçük Kerkenez, nesilleri tehlike altında olan Kızıl Akbaba, SakallıAkbaba gibi hayvanlar ile 124’ü endemik olmak üzere 1058 bitki türü bulunmaktadır. Tokalıkanyonu, Kurtini mağarasıgibi jeomorfolojik şekiller, Romalılar döneminden kalma kalıntılar, Kocayayla ve Oktur yaylalarıpark alanıiçindeki diğer çekiciliklerdir. Dağlık kütle yamaç paraşütü, jeep safarisi, doğa fotoğrafçılığıgibi turistik aktiviteler için uygun özellikler taşımaktadır. Gökgöl ve IşıklıGölü şelaleye yakın konumdaki diğer cazibe unsurlarıdır. Bu sulak alanlar kuşgözlemciliği, su sporları, sportif balıkçılık açısından çok uygundur. Ayrıca göl kıyılarında ziyaretçilere hizmet veren balık lokantalarıbulunmaktadır. Daha çok yakın çevrede yaşayan halk tarafından tercih edilmektedir. Rekreasyonal faaliyet sezonu, Mayıs-Ekim arasındaki dönemdir. Gümüşsu şelalesi ve çevresi önemli turistik potansiyele sahip olmasına rağmen yeterince değerlendirilmemiştir. Şelalenin en önemli avantajıulaşım yollarına yakınlığıve diğer çekiciliklerle iç içe olmasıdır. Bu makalede, Gümüşsu Şelalesi ve yakın çevresinin fiziki ve beşeri coğrafyasıele alınarak yöre ekonomisine daha iyi katkısağlayabilmesi için yapılmasıgereken hususlar dile getirilmiştir.

Kaynakça

  • Altunel, E., Barka, A., Akyüz, S. (1999), ‘Dinar Fayının 1 Ekim 1995 depremi öncesi aktivitesi’, ATAG 3. Toplantı makaleler kitabı, Cumhuriyet Üniversitesi, Sivas.
  • Arınç, K. (2002), ‘Rekreasyonel açıdan değerlendirilmesi gereken bir yöre-Günpınar Çağlayanı ve çevresi (Şuhul Vadisi-Darende)’, Türk Coğrafya Dergisi, S.39, 1-20, İstanbul.
  • Atayeter, Y., Çiloğlu, M.H., Büyükkal, A.H., (2007), ‘Uçansu Çağlayanları (Gebiz-Antalya)’, Marmara Coğrafya Dergisi, S.16, 205-220, İstanbul.
  • Aygen, T. (1987), ‘Şelaleler’, Shell İlgi Dergisi, S.21, 1-9, İstanbul.
  • Aylar, F., Çoban, A. (2004), ‘Baraklı Çağlayanı (Taşova-Amasya)’, Gazi Üniversitesi, Eğitim Fakültesi Dergisi, C. 24, S.3, 365–381, Ankara.
  • Balık, S., Sarı, H.S, Ustaoğlu, M.R, İlhan, A. (2004), ‘Işıklı Gölü (Çivril, Denizli, Türkiye) Tatlısu Kefali (Leuciscus cephalus L., 1758) populasyonunun yaş ve büyüme özellikleri’, Ege Üniversitesi, Su Ürünleri Dergisi, C.21, S.3-4, 257-262, İzmir.
  • Bulut, İ., Sevindi, C., Kaya, G. (2005), ‘Türkiye’nin tanıtılmamış güzelliklerine yeni bir örnek. Ciro Çağlayanı (Yusufeli-Artvin)’, Ulusal Coğrafya Kongresi-2005 (Prof. Dr.İsmail Yalçınlar anısına), Bildiriler: 107-11, Türk Coğrafya Kurumu, İstanbul.
  • Ceylan, M.A. (1998), Baklan-Çivril Havzası ve Yakın Çevresinin Hidrojeomorfolojik Etüdü, Marmara Üniversitesi, Sosyal Bil. Enstitüsü, yayımlanmamış doktora tezi, İstanbul.
  • Ceylan, M.A. (2000), ‘Güney çağlayanının rekreasyonel önemi’, Doğu Coğrafya Dergisi, S.3, 61-76, Erzurum.
  • Ceylan, M.A. (2006), ‘Sakızcılar Şelalesi (Denizli)’, Uluslararası Denizli ve Çevresi Tarih ve Kültür Sempozyumu Bildirileri, 2.Cilt, 636-643, Denizli.
  • Çakmakoğlu, A. (1986), Çivril-Banaz-Sandıklı-Dinar arasındaki bölgenin jeolojisi (ön rapor), MTA rapor no:8062, yayımlanmamış rapor, Ankara.
  • Çevre ve Orman Bakanlığı, Doğa Koruma ve Milli Parklar Gen. Müd. Milli Parklar Daire Başk. (2006), Akdağ Tabiat Parkı uzun devreli gelişme planı analitik etüt raporu, Egeplan.
  • Darkot, B., Tuncel, M. (1988), Ege Bölgesi Coğrafyası, İstanbul Üniversitesi, Coğrafya Enstitüsü Yayları 99, İstanbul.
  • Doğanay, H. (1990), ‘Turistik potansiyeli yönünden Gürlevik Çağlayanı’, Atatürk Üniversitesi, Fen Edebiyat Fakültesi, Edebiyat Bilimleri Araştırmaları Dergisi, S.18, 147-161, Erzurum.
  • Doğanay, H.(1994), ‘Tortum (Uzundere) Çağlayanı ve turistik potansiyeli (Coğrafi Bir Tanıtım)’, Türkiye Kalkınma Bankası Turizm Yıllığı 1994, 77-92.
  • Doğanay, H. (2000), ‘Türkiye’de az tanınan üç doğa harikası:’Tomara-Sırakayalar ve Muradiye Çağlayanları’, Atatürk Üniversitesi, KKEF Coğrafya Eğitimi Anabilim Dalı, Doğu Coğrafya Dergisi, S.3, 1- 24, Erzurum.
  • Doğanay, H., Zaman, S. (2001), ‘Kurşunlu ve Düden Çağlayanları: Coğrafî Bir Tanıtım’, Doğu Coğrafya Dergisi, S.7, Konya.
  • Doğaner, S. (1985), ‘Turizmde doğanın önemi ve Türkiye’de doğayı koruma çalışmaları’, İstanbul Üniversitesi, Deniz Bilimleri ve Coğrafya Enstitüsü Dergisi, S.2, 117-124, İstanbul.
  • Erol, O. (1985), Jeomorfoloji I, ders notları, yayımlanmamış, 247 sayfa.
  • Ertaş, M.Y., Tüzün, S. (2009), Eskiçağdan Cumhuriyet’e Homa (Gümüşsu) Tarihi, Gümüşsu Belediyesi Kültür Yayınları, Gümüşsu.
  • Gemici, Y. (1986), Çivril (Denizli), Sandıklı ve Dinar (Afyon) ilçeleri arasındaki Akdağ ve çevresinin flora ve vejetasyonu, TÜBİTAK Temel Arş. Grubu Proje No.TBAG-571, yayımlanmamış rapor, İzmir.
  • Gümüşçü, O. (2009), ‘Homa (Gümüşsu) ve yakın çevresinin yeri ve genel fiziki coğrafya özellikleri’, Eskiçağdan Cumhuriyet’e Homa (Gümüşsu) Tarihi, Gümüşsu Belediyesi Kültür Yayınları:1, 7-15, Gümüşsu.
  • Köksal, A. (1988), ‘Ege Bölgesinin Turizm Coğrafyası’, Ankara Üniversitesi, DTCF Dergisi, C.XXII, S.1-2, 57-61, Ankara.
  • Koçman, A. (1993a), Türkiye İklimi, Ege Üniversitesi, Edebiyat Fakültesi Yayınları: 72, İzmir.
  • Koçman, A. (1993b), Ege Ovalarının İklimi, İnsan Faaliyetleri ve Çevre Üzerine Etkileri Açısından, Ege Üniversitesi, Edebiyat Fakültesi Yayınları: 73, İzmir.
  • Özgüç, N. (1984), Turizm Coğrafyası, İstanbul Üniversitesi, Edebiyat Fakültesi Yayınları no:3203, İstanbul.
  • Öztürk, A. (1981a), ‘Homa-Akdağ yöresinin stratigrafisi’, Türk Jeoloji Kurumu Bülteni, C.24, S.1, 75- 84, Ankara.
  • Öztürk, A. (1981b), ‘Homa-Dinar yöresi ofiolitli melanjları ve genç otokton birimler’, Selçuk Üniversitesi, Fen Fakültesi Dergisi, S.1, Seri A-Yer Bilimleri, 48-66, Konya.
  • Selçuk Biricik, A., Ceylan, M.A., Ünlü, M. (1996), 1 Ekim 1995 Dinar Depremi, Yeni Asya Matbaacılık ve Yayıncılık, İstanbul.
  • Sever, R., Kopar, İ. (2009), ‘Maral Şelalesi ( Borçka-Artvin), doğal ortam özellikleri ve ekonomik potansiyeli’, Türk Coğrafya Dergisi, S.52, 17-29, İstanbul.
  • Şahin, Ş., Dilek, F., Çakcı, I., Köylü, D. (2005), ‘Akdağ Tabiat Parkı koruma ve rekreasyon amaçlı peyzaj planlaması’, Kırsal Çevre Yıllığı 2005, 40-60, Ankara.
  • Taşdelen, S., Akyol, E., Bülbül, A. (2001), ‘Çivril İlçesi (Denizli) ve yakın çevresinin hidrojeoloji incelemesi’, Pamukkale Üniversitesi, Mühendislik Bil. Dergisi, C.7, S.2, 261-267, Denizli.
  • Tüzün, S. (2009), ‘Milli Mücadele ve Cumhuriyet Döneminde Homa’, Eskiçağdan Cumhuriyet’e Homa (Gümüşsu) Tarihi, Gümüşsu Belediyesi Kültür Yayınları:1, 235-324, Gümüşsu.
  • Uzun, S., Uzun, A., Yılmaz, C., Zeybek, H.İ. (2005), ‘Erfelek çağlayanlarının doğal ortam özellikleri’, Türkiye Kuvaterner Sempozyumu, TURQUA V, İTÜ Avrasya Yer Bilimleri Enstitüsü, 241-244, İstanbul.
  • Zeybek, H. İ. (2000), ‘Ocaklı Çağlayanı (Pazar-Tokat)’, Ondokuz Mayıs Üniversitesi, Fen-Edebiyat Fakültesi Dergisi, Coğrafya Serisi, Cilt:1, Sayı:1, Samsun.

Gümüşsu Homa Waterfall Çivril–Denizli

Yıl 2012, Sayı: 27, 203 - 216, 01.02.2012

Öz

Attractiveness is one of the elements that form the basis of tourism. Attractiveness is divided into 2 groups as natural and man-made cultural tourist atractiveness and appears among the factors directing demand for tourism enterprises and providing flow of tourists. Waterfalls are commonly formed when a river is young. Çivril-Dinar tectonic basin teems with natural and human attractions. It has important natural assets such as Işıklı and Gökgöl lakes, Akdağ Natural Park, Işıklı, Yuva, Gökgöl, Suçıkan Springs, Işıklı ancient city and Beycesultan Mound. Undoubtedly, Gümüşsu waterfall, located within the borders of Gümüşsu Homa town, is one of those natural assets. Waterfalls where the water has a rapid drop through the slope joints that came out due to various reasons are one of the most important natural tourist attractiveness and beyond comparison.. In Turkey, there are many waterfalls different from each other in terms of formation, amount of water and drop height. Although Gümüşsü waterfall and its surroundings have an important touristic potential, it has not been made use of sufficiently. The waterfall was formed by the water that came out of tectonic–carstic origin Pınarbaşı spring, flew for 150 meters and fell from a height of 15 and 30 meters from two slope cracks which are formed by fault line. Waterfalls drop from two slope cracks which are formed by fault lines that cut ophiolitic mélange. Research area is located between field of continental and Mediterranean climate. Therefore, climate is transition type. In order to demonstrate of the area’s climate, Çivril and Dinar Meteorological Stations observations were used. There are three major lithologic units in waterfall and around. These are limestones, ophiolitic mélange and alluvium. Limestones, are called as Akdag formation, Çamolukformation, Akcay formation and the Kartal formation. Melange, Akcay peridotite and pyrox along the valley floor is a small field. The youngest unit in the region is Quaternary alluvium. Quaternary units are composed, with a permanent and continuous flow during the rainy season brought by rivers from the mountains surrounding the base of the graben left gravel, sand, silt and clay content alluviums, the mountain range of debris that has developed at the contact with the sediments of the plain, debris flow which were shaped in front of fault scarps between Beydilli and Yuva and also in Akçay valley. Gümüşsu and around consist of two main geomorphological units: the Akdağ and Dinar graben. The waterfall, is located in the southern slope of Akdağ. Akdağ is a horst which surrounded by faults, Discussion, Çivril-Dinar, the rising tide of depression Dombay northwest-southeast direction with the long axis. Depression is the base of the mass migration as a sudden dip-slip faults ocur as a result. Fault scarps rift by periodic and continuous flow stream. It is possible to see almost all of the morphological features through the part of Uşak-Isparta highway between Yuva and Dinar, it is possible to see almost all of the morphological feature some of which are triangular facets, fault scraps, fault breccias, hanging valleys, in-line sources, in-line debris cones and fans. Gümüşsu and around look into the matter and in the vicinity is likely to have these features. The basement of Çivril-Dinar depression is separated from a base sub-steps by fault scarp. Orthogonality is monitored along the road between BeydilliGümüşsu. But, lithologic, and many other reasons not very obvious. Orthogonality has ophiolitic melange structure. His partially destroyed by periodic flow stream. Waterfall is located in this hillside and have been deformed by dip-slip faults in very short distance. The most important river of the site is Akçay which flows in the east of Gümüşsu and has a wide range of nutrition basin on Akdağ. Akçay goes Dinar graben in the east of Gümüşsu. Pınarbaşı source that feeds the waterfall Kocapınar , is 1020 m elevation. Source has average of 85 l/s flow rate. Flow rate varies between 70-93 l/s.The end of spring and the beginning of summer is the season when the flow rate is maximum. Flow decreases in the autumn. Source water is used for providing the town’s drinking water needs and watering agricultural lands on alluvial fan which is formed by Akçay. Moreover, it was released as bottled water. Işıklı Lake is in the southwest and Gökgöl in the southeast of Gümüşsu. This range which separates the two lakes are formed by Akçay deposits. Işıklı Lake, which is a natural lake because of its threatening the surrounding agricultural fields and settlements the efforts having been made since 1953, the western, southern and eastern coasts terrace translated and transformed into the reservoir. The lake is an A class wetland and a shelter and protection area for many indigenous and migratory birds. Field, in terms of Plant geography of the Mediterranean and Irano-Turanian phytogeographic is located in the transition zone regions. The Akdag, has a vegetation consisting of various plant communities because of geographical location, geomorphological and climatic characteristics of the structure. The dominant natural vegetation of waterfalls and the surrounding area,consists of oak barrens. Lush vegetation around recreation area blocks the sceneryof the waterfall from a far in spring and summer. Gümüşsu waterfall took shape by the water of tectono-karstic source Pınarbaşı dropping two-slope heartbreak after flowing 150 meters from its source. Slope angles, ophiolitic melange is the work of cutting thedip-slip faults. This splitting of the faults along the path of the waterfall can be seen through walking west. Surface of the water drop is composed of radiolarites which have highly folded and fractured structure.Slope angles are ordered back to back disappointments in the form of the slope. Steps at the top of the water is poured in the grand manner. In this case the value of the angular inclination frustration, height and bulk or dispersed in water is associated with a decline to do. Indeed, while the top of the bottom step, step, wateris poured in bulk water drop is separated from the arms. The upper step southwest facing of the upper slope value of approximately 85 degrees, while the bottom step, the slope is 75 degrees. Around the waterfall, there are picnic tables, barbecues 20 units , a small mosque and a children play area made by the Gümüşsu Municipality in the area which is covered by willows and sycamores.The most advantages of Gümüşsu Waterfall are its location very close to the environment which holds many natural and cultural attractiveness and its easy transport facilities. Indeed, Akdag Natural Park boundary, Pınarbaşı Kocapınar supply a few hundred yardsnorth of the pass. As is known, this natural parks incorporates flora, fauna, geological and geomorphological elements. Wild horses, Kruper’s nuthatch, Deer, Black vulture, Golden eagle, Lesser kestrel, the generations of the endangered Griffon vulture, Lammergeier with such animals, including 124 endemic plant species in 1058 is located in this natural park. Buckle canyon, cave Kurtini geomorphological shapes, such as the Roman-era ruins, Kocayayla are other attractiveness. It is appropriate for tourist activities such as mountainous mass paragliding, jeep safaris, nature photography features. Elements of many other attractions close to the waterfall are Işıklı and Gökgöl Lake. These wetlands are very convenient in terms of bird watching, water sports, sport fishing. In addition, there are fish restaurants serving visitors to the shores of the lake. It is preferred by the people who live very close to the environment. Recreational activity is the period between May to October season. Although Gümüşsü waterfall and its surroundings have an important touristic potential, it has not been made use of sufficiently. The most important advantage of the waterfall is its proximity to highways and being nested in other attractive natural beauties. In this article, human geography of Gümüşsu Waterfall and its close surroundings are discussed, and significant matters which are required in order to ensure a better contribution to the area economy are mentioned

Kaynakça

  • Altunel, E., Barka, A., Akyüz, S. (1999), ‘Dinar Fayının 1 Ekim 1995 depremi öncesi aktivitesi’, ATAG 3. Toplantı makaleler kitabı, Cumhuriyet Üniversitesi, Sivas.
  • Arınç, K. (2002), ‘Rekreasyonel açıdan değerlendirilmesi gereken bir yöre-Günpınar Çağlayanı ve çevresi (Şuhul Vadisi-Darende)’, Türk Coğrafya Dergisi, S.39, 1-20, İstanbul.
  • Atayeter, Y., Çiloğlu, M.H., Büyükkal, A.H., (2007), ‘Uçansu Çağlayanları (Gebiz-Antalya)’, Marmara Coğrafya Dergisi, S.16, 205-220, İstanbul.
  • Aygen, T. (1987), ‘Şelaleler’, Shell İlgi Dergisi, S.21, 1-9, İstanbul.
  • Aylar, F., Çoban, A. (2004), ‘Baraklı Çağlayanı (Taşova-Amasya)’, Gazi Üniversitesi, Eğitim Fakültesi Dergisi, C. 24, S.3, 365–381, Ankara.
  • Balık, S., Sarı, H.S, Ustaoğlu, M.R, İlhan, A. (2004), ‘Işıklı Gölü (Çivril, Denizli, Türkiye) Tatlısu Kefali (Leuciscus cephalus L., 1758) populasyonunun yaş ve büyüme özellikleri’, Ege Üniversitesi, Su Ürünleri Dergisi, C.21, S.3-4, 257-262, İzmir.
  • Bulut, İ., Sevindi, C., Kaya, G. (2005), ‘Türkiye’nin tanıtılmamış güzelliklerine yeni bir örnek. Ciro Çağlayanı (Yusufeli-Artvin)’, Ulusal Coğrafya Kongresi-2005 (Prof. Dr.İsmail Yalçınlar anısına), Bildiriler: 107-11, Türk Coğrafya Kurumu, İstanbul.
  • Ceylan, M.A. (1998), Baklan-Çivril Havzası ve Yakın Çevresinin Hidrojeomorfolojik Etüdü, Marmara Üniversitesi, Sosyal Bil. Enstitüsü, yayımlanmamış doktora tezi, İstanbul.
  • Ceylan, M.A. (2000), ‘Güney çağlayanının rekreasyonel önemi’, Doğu Coğrafya Dergisi, S.3, 61-76, Erzurum.
  • Ceylan, M.A. (2006), ‘Sakızcılar Şelalesi (Denizli)’, Uluslararası Denizli ve Çevresi Tarih ve Kültür Sempozyumu Bildirileri, 2.Cilt, 636-643, Denizli.
  • Çakmakoğlu, A. (1986), Çivril-Banaz-Sandıklı-Dinar arasındaki bölgenin jeolojisi (ön rapor), MTA rapor no:8062, yayımlanmamış rapor, Ankara.
  • Çevre ve Orman Bakanlığı, Doğa Koruma ve Milli Parklar Gen. Müd. Milli Parklar Daire Başk. (2006), Akdağ Tabiat Parkı uzun devreli gelişme planı analitik etüt raporu, Egeplan.
  • Darkot, B., Tuncel, M. (1988), Ege Bölgesi Coğrafyası, İstanbul Üniversitesi, Coğrafya Enstitüsü Yayları 99, İstanbul.
  • Doğanay, H. (1990), ‘Turistik potansiyeli yönünden Gürlevik Çağlayanı’, Atatürk Üniversitesi, Fen Edebiyat Fakültesi, Edebiyat Bilimleri Araştırmaları Dergisi, S.18, 147-161, Erzurum.
  • Doğanay, H.(1994), ‘Tortum (Uzundere) Çağlayanı ve turistik potansiyeli (Coğrafi Bir Tanıtım)’, Türkiye Kalkınma Bankası Turizm Yıllığı 1994, 77-92.
  • Doğanay, H. (2000), ‘Türkiye’de az tanınan üç doğa harikası:’Tomara-Sırakayalar ve Muradiye Çağlayanları’, Atatürk Üniversitesi, KKEF Coğrafya Eğitimi Anabilim Dalı, Doğu Coğrafya Dergisi, S.3, 1- 24, Erzurum.
  • Doğanay, H., Zaman, S. (2001), ‘Kurşunlu ve Düden Çağlayanları: Coğrafî Bir Tanıtım’, Doğu Coğrafya Dergisi, S.7, Konya.
  • Doğaner, S. (1985), ‘Turizmde doğanın önemi ve Türkiye’de doğayı koruma çalışmaları’, İstanbul Üniversitesi, Deniz Bilimleri ve Coğrafya Enstitüsü Dergisi, S.2, 117-124, İstanbul.
  • Erol, O. (1985), Jeomorfoloji I, ders notları, yayımlanmamış, 247 sayfa.
  • Ertaş, M.Y., Tüzün, S. (2009), Eskiçağdan Cumhuriyet’e Homa (Gümüşsu) Tarihi, Gümüşsu Belediyesi Kültür Yayınları, Gümüşsu.
  • Gemici, Y. (1986), Çivril (Denizli), Sandıklı ve Dinar (Afyon) ilçeleri arasındaki Akdağ ve çevresinin flora ve vejetasyonu, TÜBİTAK Temel Arş. Grubu Proje No.TBAG-571, yayımlanmamış rapor, İzmir.
  • Gümüşçü, O. (2009), ‘Homa (Gümüşsu) ve yakın çevresinin yeri ve genel fiziki coğrafya özellikleri’, Eskiçağdan Cumhuriyet’e Homa (Gümüşsu) Tarihi, Gümüşsu Belediyesi Kültür Yayınları:1, 7-15, Gümüşsu.
  • Köksal, A. (1988), ‘Ege Bölgesinin Turizm Coğrafyası’, Ankara Üniversitesi, DTCF Dergisi, C.XXII, S.1-2, 57-61, Ankara.
  • Koçman, A. (1993a), Türkiye İklimi, Ege Üniversitesi, Edebiyat Fakültesi Yayınları: 72, İzmir.
  • Koçman, A. (1993b), Ege Ovalarının İklimi, İnsan Faaliyetleri ve Çevre Üzerine Etkileri Açısından, Ege Üniversitesi, Edebiyat Fakültesi Yayınları: 73, İzmir.
  • Özgüç, N. (1984), Turizm Coğrafyası, İstanbul Üniversitesi, Edebiyat Fakültesi Yayınları no:3203, İstanbul.
  • Öztürk, A. (1981a), ‘Homa-Akdağ yöresinin stratigrafisi’, Türk Jeoloji Kurumu Bülteni, C.24, S.1, 75- 84, Ankara.
  • Öztürk, A. (1981b), ‘Homa-Dinar yöresi ofiolitli melanjları ve genç otokton birimler’, Selçuk Üniversitesi, Fen Fakültesi Dergisi, S.1, Seri A-Yer Bilimleri, 48-66, Konya.
  • Selçuk Biricik, A., Ceylan, M.A., Ünlü, M. (1996), 1 Ekim 1995 Dinar Depremi, Yeni Asya Matbaacılık ve Yayıncılık, İstanbul.
  • Sever, R., Kopar, İ. (2009), ‘Maral Şelalesi ( Borçka-Artvin), doğal ortam özellikleri ve ekonomik potansiyeli’, Türk Coğrafya Dergisi, S.52, 17-29, İstanbul.
  • Şahin, Ş., Dilek, F., Çakcı, I., Köylü, D. (2005), ‘Akdağ Tabiat Parkı koruma ve rekreasyon amaçlı peyzaj planlaması’, Kırsal Çevre Yıllığı 2005, 40-60, Ankara.
  • Taşdelen, S., Akyol, E., Bülbül, A. (2001), ‘Çivril İlçesi (Denizli) ve yakın çevresinin hidrojeoloji incelemesi’, Pamukkale Üniversitesi, Mühendislik Bil. Dergisi, C.7, S.2, 261-267, Denizli.
  • Tüzün, S. (2009), ‘Milli Mücadele ve Cumhuriyet Döneminde Homa’, Eskiçağdan Cumhuriyet’e Homa (Gümüşsu) Tarihi, Gümüşsu Belediyesi Kültür Yayınları:1, 235-324, Gümüşsu.
  • Uzun, S., Uzun, A., Yılmaz, C., Zeybek, H.İ. (2005), ‘Erfelek çağlayanlarının doğal ortam özellikleri’, Türkiye Kuvaterner Sempozyumu, TURQUA V, İTÜ Avrasya Yer Bilimleri Enstitüsü, 241-244, İstanbul.
  • Zeybek, H. İ. (2000), ‘Ocaklı Çağlayanı (Pazar-Tokat)’, Ondokuz Mayıs Üniversitesi, Fen-Edebiyat Fakültesi Dergisi, Coğrafya Serisi, Cilt:1, Sayı:1, Samsun.
Toplam 35 adet kaynakça vardır.

Ayrıntılar

Birincil Dil Türkçe
Bölüm Research Article
Yazarlar

Selahattin Polat Bu kişi benim

Süleyman Karğı Bu kişi benim

Yıldız Güney Bu kişi benim

Yayımlanma Tarihi 1 Şubat 2012
Yayımlandığı Sayı Yıl 2012 Sayı: 27

Kaynak Göster

APA Polat, S., Karğı, S., & Güney, Y. (2012). Gümüşsu Homa Şelalesi Çivril-Denizli. Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi(27), 203-216.


24108  28027

Bu eser Creative Commons Attribution-NonCommercial 4.0 International Lisansı ile lisanslanmıştır.