Yirminci yüzyılın ortalarından itibaren çeşitli nedenlerden dolayı, İngilizce dünyanın neredeyse yaklaşık üçte biri tarafından birinci ya da ikinci dil olarak konuşulmaktadır. Uluslararasıdiplomasi, denizcilik, havacılık, bilim dünyası, medya, uluslararasıticaret gibi çeşitli alanlarda hâkim dil olmasınedeniyle, İngilizce bilmek iletişim çağında yer almak isteyenler açısından önem taşımaktadır. Bilim dünyasında düzenlenen uluslararasıetkinliklerin ortak dil olarak İngilizceyi seçmeleri, eser ve çalışmaların uluslararasıyayın dili olarak çoğunlukla İngilizce yayınlanmasıakademik dünyada da İngilizceyi ön plana taşımaktadır. Yabancıdil eğitiminde yirminci yüzyılın ortalarından bu güne dilde yeterlilik ve dilde yetkinlik kavramlarıüzerinde çeşitli araştırmalar yapılmıştır. Chomsky 1965 dilde yetkinliği ideal bir ortamda konuşan ve dinleyen tarafından gerçekleştirilen zihinsel bir kapasite olarak tanımlamasının ardından, farklıgörüşler ortaya atan Hymes 1972 dilde yetkinlik ve işlevselliğin birbirleriyle bağlantılıolduğu savınıortaya sürmüştür. Bu savın yabancıdil öğretiminde yansımalarıgecikmemiş, yabancıdil öğrenmenin sadece temel gramer kurallarınıbilmek değil, ayrıca o dili anadili olarak konuşan kişilerin dil becerilerine sahip olmak olduğunu öne süren iletişimsel öğretim yaklaşımıgelişmiştir Savignon, 1972; Rivers,1973 . Bu yaklaşımın sonucunda iletişimsel yetkinlik communicative competence kavramının kapsamıgramer yetkinliği, sosyo-linguistik yetkinlik ve stratejik yetkinlik şeklinde genişlemiştir Canale and Swain, 1980 . Canale 1983 daha sonraki çalışmalarında iletişimsel yetkinliğe tutarlılık ve bütünlük kavramlarınıilave etmiştir. İletişimsel yetkinlik yabancıdilin nasıl ölçülüp değerlendirilmesi gerektiği hakkında da çeşitli araştırmalara konu olmuş Cooper, 1968; Jacobitz, 1969; Bierie, 1971; Canale and Swain, 1980 , Avrupa Topluluğu Ortak Çerçeve Dil Programının 2001 bilimsel temeli oluşturmuştur. . Yabancıdil olarak İngilizce eğitimi Türkiye’de istenen başarıdüzeyine ulaşamamıştır. Gerek yurt içi gerekse yurtdışında Türkiye’nin yabancıdil eğitimi sorunu çeşitli platformlarda dile getirilmiştir Demirel 1999; MEB, 2006; Işık, 2008, Education First,2011 . Konu ile ilgili yetkililerin uğraşve çabalarıne yazık ki sorunun çözümünde şu ana kadar istenen sonucu sağlayabilmişdeğildir European Commission, 2006 . Uygulamaya konulmaya çalışılan çeşitli eğitim programlarına rağmen öğretmen merkezli geleneksel öğretim anlayışının hâkimiyetini sürdürmesi, çeşitli planlama hatalarıbu sorunun nedenleri arasında ifade edilmiştir Demirel, 1999 . Yüksek Öğretim Kurulu 26 Mart 2010 tarihinde aldığıkararla Türkiye’nin çeşitli bölge ve illerinde yeni açılmışüniversitelerde görevlendirilecek geleceğin öğretim üyelerini yetiştirmek amacıyla Öğretim Üyesi Yetiştirme Programı ÖYP adlıbir program başlatmıştır. Bu karara göre belirli ölçütlere göre seçilen öğretim üyesi adaylarıTürkiye’de lisansüstü eğitim veren çeşitli bölge ve illerdeki üniversitelerde yüksek lisans ve doktoralarınıtamamladıktan sonra kadrolarının bulunduğu üniversitelerde görevlerine başlayacaklardır. ÖYP aynızamanda adayların İngilizce eğitimine de öncelik vermişve bu amaçla KPDS, ÜDS ve bu sınavlara denk olarak kabul edilen çeşitli uluslar arasısınavlardan yönetmelikçe belirlenen puanların altında alanlara Türkiye’deki belirli üniversitelerde yabancıdil olarak İngilizce eğitimi almalarıhususunda gerekli kaynak ve imkânlarısağlamıştır. YÖK ve ilgili üniversiteler arasında yapılan protokole göre YabancıDil eğitimi hedeflerinin arasında öğrencilerin dört dil becerisini kullanabilmeleri ve ayrıca KPDS, ÜDS ve bunlara denkliği tanınmışdiğer sınavlardan geçerli notu alabilmeleri hedef davranışolarak programda yer almıştır. Selçuk Üniversitesi YabancıDiller Yüksekokulu yürüttüğü yabancıdil eğitim programısüresince öğrencilere iletişimsel yetkinlik kazandırmak amacıyla okuma, dinleme, yazma ve konuşma gibi becerileri geliştirmeye yönelik çoklu medya araçlarıyla desteklenmişbir eğitim programıuygulamıştır. Kasım 2010 ve Mayıs 2011 tarihleri arasında 25 hafta süren eğitim sürecine 48 öğretim üyesi adayıkatılmıştır. Yabancıdil bilgi ve beceri düzeyi belirleme sınavıve yapılan mülakatlar sonucunda ihtiyaç analizi yapılmışve öğrencilerin üç farklıseviyeye ayrılarak eğitim almalarıuygun görülmüştür. Eğitim materyali olarak öğrencilerin okuma, yazma, dinleme ve konuşma becerilerini geliştirmelerine yardımcıolacak kitaplar seçilmişve yansıtım makinesi ile desteklenmişsınıflarda eğitim gerçekleştirilmiştir. Ayrıca öğrencilerin ders saatleri dışında faydalanabilmeleri amacıyla çeşitli yabancıdil etkinliklerini içeren programların yüklendiği 50 bilgisayardan oluşan iki derslik hazırlanmıştır. Bu çalışmanın araştırmacılarıSelçuk Üniversitesi YabancıDiller Yüksekokulu ÖYP YabancıDil eğitim programının hazırlayıcısıve yürütücüleri olarak program ekibi arasında yer almışlardır. Programın değerlendirilmesi amacıyla yapılan bu çalışma nitel bir araştırma olup, programda yer alan yirmi dokuz katılımcıve dört öğretmenin görüşve düşüncelerini tespit etmeye çalışmıştır. Araştırmacılar tarafından hazırlanan anket formu yeterlilik proficiency ve yetkinlik competence hakkında on dört açık uçlu sorudan oluşmuştur. Bu sorularıöğrenciler yazılıolarak cevaplamışlardır.Elde edilen verilerin değerlendirilmesi sonucunda iki önemli nokta dikkat çekici bulunmuştur. Bunlardan ilki öğrencilerin akademik dil becerileri bir başka deyişle dilde yetkinliklerini değerlendirirken okuma becerileri ve gramer bilgilerinin arttığını, bununla birlikte konuşma, dinleme ve yazma gibi becerilerinin ise gelişmediğini ifade etmeleridir. Öğrencilerin dünyayla iletişime geçebilmek için konuşabilmeyi ve yazabilmeyi istemeleri de dil yetkinliği konusunda farkındalıklarınıbildirmeleri açısından dikkat çekici bulunmuştur. Diğer bulgu öğrencilerin programın hedefleri nedeniyle düştükleri ikilemi ortaya koymaktadır. Öğrenciler bir taraftan Öğretim Üyesi Yetiştirme Programının şartlarından biri olan KDS ve ÜDS’ yi geçmeyi hedeflerken, diğer taraftan bu sınavların sadece kelime ve gramer bilgisi ile okuma becerilerini ölçer olmasınedeniyle akademik hayatlarıiçin şart olan konuşma, yazma ve dinleme becerileri ihmal etmelerinden dolayıduyduklarırahatsızlığıifade etmişlerdir. Bulguların değerlendirilmesi sonucunda araştırmacılar öğrencilerin dilde yetkinliğin önemini kavramışolmalarınıolumlu bir sonuç olarak tespit etmişlerdir. İletişimsel yetkinlik bireylerin yazılıve sözlü metinleri sadece anlamalarıdeğil aynızamanda üretebilmelerini de gerekli kıldığıiçin, geleceğin öğretim üyelerinin bu yetkinliğin öneminin farkında olmalarıve bunun geliştirilmesi konusunda kendilerini sorumlu hissetmeleri bu sonucun olumlu olarak değerlendirilmesinin bir sebebidir. Bu noktada önem arz eden husus öğretmen merkezli eğitim sürecinden geçmişyetişkin bireylerin özerk öğrenebilmeleri için gerekli eğitim programlarının hazırlanmasıgerekliliğidir. Araştırmacılar özerk öğrenme yetisinin kazanılabilmesi için ileri düşünme becerilerinin yabancıdil eğitimine aşılanması, bilişsel akıcılık, iletişimsel akıcılık ve bu ikisi arasındaki ilişki hakkında kuramsal ve deneysel araştırmalar yapılmasınıönermektedirler. Bir diğer bulgu değerlendirmesi sonucuna göre Öğretim Üyesi Yetiştirme Programında ölçme aracıolarak konulan KPDS ve ÜDS isimli sınavlar dört dil becerisinin hepsini ölçmedikleri için programın hedefleriyle çelişmekte ve katılımcıların ikileme düşmesine yol açmaktadır. Bireylerin düşünme becerilerini ve farklıöğrenme stillerini dikkate alan sınavlarla ölçme ve değerlendirme yapılmasıaraştırmacılar tarafından ortaya konulan bir diğer öneridir. Araştırmanın konusu olan dilde yetkinliğe ulaşmada önemli yer tutan sınavların aynızamanda uluslararasıbilim dünyasında geçerliliği olan sınavlar olarak tespit edilmesi geleceğin öğretim üyelerini olasıyurtdışıeğitim süreçlerine geçişlerine imkân sağlamalarıaçısından da önem taşımaktadır. Bu çalışma nüfusunun yarısıgibi büyük bir oranda genç nüfusa sahip olan bir ülke olan Türkiye’de son yıllarda yabancıdil eğitimi ile ilgili atılmışkapsamlıbir adım olan Öğretim Üyesi Yetiştirme Programıile ilgili veriler sunmasıaçısından önemlidir. Programın değerlendirilmesi ve geliştirilmesi sadece yabancıdil eğitiminde değil, yetişkin eğitimi, lisansüstü eğitim, hayat boyu öğrenme gibi konular ve bunların yansımalarıüzerinde de etkiler yaratacaktır.
İletişimsel yetkinlik öğretim ve ölçme program değerlendirme
Academicians in Turkey are among the groups who have most problems with learning English as foreign English. The Higher Education Council HEC launched a comprehensive program called ÖYP Öğretim Elemanı Yetiştirme Programı to train prospective academic staff in Turkey, which requires research assistants to get an acceptable score from the language proficiency exams. However, it is also a fact that language competence is another challenge for academicians to carry out their studies efficiently in their academic life. The researchers in this study, who took part in the language education of these prospective academicians, aim to show how performance and competence have interacted during the educational process. The qualified data gathering method was used to present the opinions of both the participants and the teachers. The finding that the participants feel themselves in dilemma between competence and performance is significant in terms of curriculum development
Communicative competence teaching and assessment program evaluation Type of the study: Research
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Research Article |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Şubat 2013 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2013 Sayı: 29 |