Kant, as an Enlightenment philosopher, tries to explain metaphysical world in terms
of reason. This explanation considers ethics separate from the nature and society. Hegel,
on the other hand, tries to reach a convergence of social values and individual interests.
According to Kant, the principles of ethics are divided in two parts which consist of
conditioned maxims and unconditioned maxims. These maxims also determine the
universal laws. Hegel, by criticizing Kant, declares that the abstract philosophical
principles could not meet the needs of society as a whole. Hegel insists that the society
which is established on the foundation of rational principles leads spreading of self-interest
principle to whole society. Hegel suggests that both subjective/individual freedom
and social freedom could exist together. This article aims to compare Kant’s and Hegel’s
ethical perspectives. It suggests that Kant conceives ethics as an isolated form from
society and nature, and Hegel concerns the concept of freedom for society. Social
freedom depends on the regulation of society on rational basis.
Bir aydınlanma filozofu olarak Kant, duyular üstü evreni aklın sınırları dahilinde açıklamaya çalışmıştır. Bu aydınlanmacı eğilim, etik kavramını doğadan ve toplumdan özerklik kavramı üzerine oturtmasında tezahür etmektedir. Hegel’in sorunu ise, toplumsal değerlerle bireyin çıkarlarının uzlaştığı bir senteze ulaşmaktır. Etik ilkeleri, koşullu ve kesin buyruklar olarak ikiye ayıran Kant için iyi irade dışında hiçbir kesin buyruk yoktur. Evrensel yasaların temelini de bu kesin buyruklar oluşturmaktadır. Hegel ise, soyut felsefi ilkelerin toplumun ihtiyaçlarını dikkate almayacağını savunmaktadır. Hegel gerçekte rasyonel ilkeler üzerine kurulan toplumların, bireylerde sadece kendi çıkarlarına uygun arzular oluşturacağını iddia etmektedir. Bu anlamda Hegel, hem öznel hem de toplumsal özgürlüğün bir arada varolabileceğini ifade etmektedir. Etik kavrayışına yaklaşımı açısından değerlendirildiğinde Kant’ın, özgürlüğü toplumdan ve doğadan özerklik olarak algıladığı iddia edilebilir. Hegel için ise amaç, toplum içinde özgür olabilmektir. Toplumsal özgürlüğün anahtarı ise, toplumun rasyonel düzenlenmesindedir.
Diğer ID | JA78KN28YA |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Haziran 2005 |
Gönderilme Tarihi | 1 Haziran 2005 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2005 Cilt: 5 Sayı: 9 |
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial 4.0 International License.