BibTex RIS Kaynak Göster

Eyyûbîlerde Mezâlim Mahkemeleri ve Dârü'l-Adl

Yıl 2009, Sayı: 26, 207 - 229, 01.12.2009

Öz

Mezâlim Mahkemeleri, İslâm Tarihinde daha ziyade normal mahkemelerde halledilemeyenolağanüstü davalara bakan “mahkemeler üstü bir mahkeme” gibi işlev görmekte idi. Bumahkemelere genellikle halife veya hükümdar ya da adaletin tevzii hususunda onlara vekaletedebilecek liyâkatte kişiler başkanlık ederlerdi. Hz. Muhammed döneminde şekillenip DörtHalife döneminde kurumsallaşan bu mahkemelerin benzerlerine eski Türk devletlerinde derastlanılmakta idi. Ancak Türkler, İslâmiyeti kabul ettikten sonra tıpkı Emeviler ve Abbasilerdöneminde olduğu gibi Mezâlim geleneğini benimsediler ve hattâ bu kurumu daha dageliştirdiler. Tolunoğulları, Ihşidiler, Gazneliler, Büyük Selçuklular, Atabeyler, TürkiyeSelçukluları, Eyyûbîler ve Memlûkler döneminde sultanlar, haftanın belirli günlerinimezâlime ayırarak halkın şikayetlerini bizzat kendileri dinlemeye özen gösterdiler. Osmanlılardöneminde ise “Mezâlim Divânı” veya “Mezâlim Mahkemeleri” adı altında bir kurumbulunmamakla birlikte bu kurumun görevini “Divân-ı Hümayûn” yerine getiriyordu.Osmanlı sultanları da zulme uğrayanların en büyük umudu, adaletin en keskin kılıcıidiler. Bununla birlikte Türk ve hattâ bütünüyle İslâm tarihinde ilk olarak Musul AtabeyiNureddin Mahmud Zengi ve onun sarayında yetişip daha sonra müstakil bir devlet kuranEyyubî hükümdarı Selahaddin, bu mahkemeler için hususî binalar inşâ ettirmiştir. Bunlara“Adalet Sarayı” manâsında “Dârü’l-Adl“ denildi. Eyyûbîler’in Mezâlim mahkemelerihususundaki yenilikleri bu somut adımlarla sınırlı kalmadı.

Atrocıty Courts and Darü’l-Adl (Justice Port) In Ayyubıds

Yıl 2009, Sayı: 26, 207 - 229, 01.12.2009

Öz

Atrocity Courts were such widespread Islamic superior courts that try extraordinary cases proven to be insoluble in the normal courts. They used to function under the presidency of the Caliph himself or the ruler or someone who had the right and the merit to represent them in distributing justice. Tribunals having features in common with the Atrocity Courts which had been created in Prophet Muhammad’s time and istituted in the period of Four Caliphs’ were also seen in the ancient Turkish states. After they had affiliated Islam Turks sustained the Atrocity Courts just like the Umayyads and Abbasids did, and they even improved it. Under Tulunids, Ikshidids, Ghaznavids, Great and Roman Seljuqs, Atabegs, Ayyubids and Mamluks the sultans considered it important to hear the complains of the people presiding to the Atrocity Courts in the special days of the week themselves. In the Ottomans’ time though there were no such tribunals entitled “Atrocity Courts” their functions were being fulfilled by “Divan-ı Hümayun” which was known to be the imperial council of the Ottoman State. The sultan was being reckoned as the sword of justice and a gleam of hope for those who suffered cruelty. However untill Nuraddin Mahmud Zengi of Mosul Atabegs and later Saladin Ayyubi who received training in Zengid’s palace in Mosul there had never been a special building set apart for the Atrocity Court. Zengi and Ayyubi both constructed new buildings for that purpose named as “Dârü’l-Adl“ meaning Court of Justice. Ayyubids took even further steps with respect to the Atrocity Courts in the forthcoming years

Toplam 0 adet kaynakça vardır.

Ayrıntılar

Diğer ID JA29SC77ZA
Bölüm Araştırma Makalesi
Yazarlar

Ayşe Dudu Kuşcu Bu kişi benim

Yayımlanma Tarihi 1 Aralık 2009
Yayımlandığı Sayı Yıl 2009 Sayı: 26

Kaynak Göster

APA Kuşcu, A. D. (2009). Eyyûbîlerde Mezâlim Mahkemeleri ve Dârü’l-Adl. Selçuk Üniversitesi Türkiyat Araştırmaları Dergisi(26), 207-229.

Selçuk Üniversitesi Türkiyat Araştırmaları Dergisi Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı (CC BY NC) ile lisanslanmıştır.