The concept known as Nur-ı Muhammadi (The Light of Muhammad) or Hakikat-i Muhammadiye (The Truth of Muhammad) refers in Sufism to the first being created. According to this understanding, which emerged under the influence of philosophical schools, the universe was created from this light. It was handed down from prophets to prophets, finally taking shape in Muhammad’s person (pbuh). It was handed through guardianship, and thanks to it, the universe continues to exist. This concept is frequently discussed in Sufi works, but since the 17th century, prose works titled Nur-name have been written where only Nur-ı Muhammedi is described. Nur-names written by Cafer Iyani Bey and Mustafa Takî Efendi have been identified so far in the Ottoman field of study. However, many prose Nur-names written in Chagatai Turkish are encountered in the Chagatai realm. Nur-names, which were identified in the journals containing the professional treatises, especially in the language of Chagatai, seem to have found their place as an important part of the Ahi community and culture. In this study, the concept of Nur-ı Muhammedî is discussed; Nur-names written in Ottoman Turkish and Chagatai Turkish are introduced and the Chagatai Nur-name with archive number 13758 in Koyunoğlu City Museum and Library is emphasised. In addition to the translation of the prose work, the translation into Turkey Turkish was made, the language and spelling elements that attract attention were mentioned and in this direction, it was revealed that the work was written in Chagatai Turkish after the classical period.
Nur-ı Muhammadi Hakikat-i Muhammadiye Late Period Chagatai Turkish Chagatai Turkish.
Nur-ı Muhammedî ya da Hakikat-i Muhammediye olarak bilinen kavram tasavvufta ilk yaratılan varlığa işaret etmektedir. Felsefi ekollerin etkisiyle ortaya çıkan bu anlayışa göre kâinat bu nurdan yaratılmıştır. Bu nur, peygamberden peygambere intikal etmiş, asıl olarak Hz. Muhammed (s.a.v.)’de vücut bulmuş, velâyet yoluyla aktarılagelmiştir ve sayesinde de evren varlığını sürdürmektedir. Tasavvufi eserlerde sıklıkla bu kavram ele alınmaktadır ancak 17. yüzyıldan itibaren adı Nur-name olan ve sadece Nur-ı Muhammedî kavramının anlatıldığı mensur eserler görülmektedir. Bugüne kadar Osmanlı sahasında Cafer Iyanî Bey ve Mustafa Takî Efendi tarafından yazılan Nur-nameler tespit edilmiş ve yayımlanmıştır. Ancak Çağatay sahasında son dönem Çağatay Türkçesiyle yazılmış çok sayıda mensur Nur-name karşımıza çıkmaktadır. Bilhassa Çağatay sahasında meslek risalelerinin yer aldığı mecmualar, fütüvvetnameler, içerisinde tespit edilen Nur-nameler ahilik kültürünün önemli bir parçası olarak yerini bulmuştur. Bu çalışmada Nur-ı Muhammedî kavramı ele alınmış; Osmanlı Türkçesi ve Çağatay Türkçesiyle yazılmış Nur-nameler tanıtılarak Koyunoğlu Şehir Müzesi ve Kütüphanesi’nde 13758 arşiv numaralı Çağatayca Nur-name üzerinde durulmuştur. Mensur eserin çeviri yazıyla aktarımının yanı sıra Türkiye Türkçesine aktarımı yapılmış, dikkati çeken dil ve yazım unsurlarına değinilmiş ve bu doğrultuda eserin klasik dönem sonrası Çağatay Türkçesiyle yazıldığı da ortaya konmuştur.
Nur-ı Muhammedî Hakikat-i Muhammediye Son Dönem Çağatay Türkçesi Çağatayca.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Tarihi Kuzey Doğu Türk Dili (Harezm, Kıpçak, Çağatay), Türk Dili ve Edebiyatı (Diğer) |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 18 Aralık 2023 |
Yayımlanma Tarihi | 20 Aralık 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Sayı: 60 |
Selçuk Üniversitesi Türkiyat Araştırmaları Dergisi Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı (CC BY NC) ile lisanslanmıştır.