Öz
Kök hücre nakli, en yeni tıbbi
müdahalelerden birini oluşturmakla birlikte tıp
hukuku kuralı kapsamında standart yöntemlerin
sonuç vermemesi halinde uygulanabilecektir. Kök
hücre nakline ilişkin olarak mevzuatımızda açık
bir düzenleme bulunmamaktadır. Dolayısıyla,
hekimin kök hücre naklinden doğan hukukî
sorumluluğu kapsamında uygulanabilecek özel
bir düzenleme bulunmamaktadır. Hekimin bu
konudaki hukuksal sorumluluğunun tespiti
açısından öncelikle, Anayasanın yaşam hakkını
düzenleyen 17. maddesi, Avrupa İnsan Hakları
Sözleşmesi’nin yaşam hakkına ilişkin 2. maddesi,
Avrupa Konseyi Biyoloji ve Tıbbın Uygulanması
Bakımından İnsan Hakları ve İnsan Haysiyetinin
Korunması Sözleşmesi, Avrupa İnsan Hakları
ve Biyotıp Sözleşmesinin ilgili hükümleri, Türk
Ceza Kanununun 90. maddesinin 4. fıkrasında
düzenlenen insan kökenli biyolojik maddelerin
alınması aşılanması ve naklinin yazılı izinle
mümkün olacağına ilişkin hükmü, Türk Medeni
Kanununun 23. maddesi, 2238 sayılı Organ ve
Doku Alınması, Saklanması ve Nakli Hakkındaki
Kanunun ve ilaç ve biyolojik ürünlerin Klinik
Araştırmalar Hakkında Yönetmeliğin, Üremeye
Yardımcı Tedavi Merkezleri Yönetmeliğinin
ilgili hükümleri ve Sağlık Bakanlığının bu
konudaki genelgeleri kapsamında yapılacak
değerlendirme ile hekimin meslek kusurunun
bulunup bulunmadığı saptanarak meslek
kusurunun bulunması halinde, hekimin hekimlik
sözleşmesinden doğan borçları kapsamında
bir ihlâlinin bulunup bulunmadığı belirlenerek,
kök hücre nakli neticesinde zararın doğması
halinde hekimin hukuksal sorumluluğuna
dayanılabilinecektir.