Anton Çehov’un oyunlarında sunulan dünya Samuel Beckett’in sergilediği
dünyayı önceler niteliktedir. Gün ışığının gözleri acıttığı Beckettyen
dünyanın kapıları, içe dönük ve yaşadığı dünyaya inanmakta güçlük çeken
Çehov tarafından aralanmıştır. Çehov’un yitip giden değerlere ağıtlarında
teni incelten sözcüklerin, Beckett’in hiçliğe vurgu yapan oyunlarında
insanın kaçınamadığı yazgısını, ölümü işaret ettiği görülür. Çehov’un
oyun kişileri dünyaya bakışlarını özetleyen kimi sözcükleri özellikle birer
‘leitmotive’ gibi kullanırlar. Çehov’da dikkat çekici tekrarlarla rastladığımız
bu sözcükler/sözcük grupları Beckett oyunlarında daha oylumlu bir işlev
taşırlar. Artık sözcükler oyun kişilerinin duruşunu yansıtmaktan öteye
geçerek oyunun durduğu zemini belirlemektedir.
Beckett’te Çehov’un izlerini ararken sözcükler arasındaki sessizliklerin de
üzerinde durulması gerekmektedir; söz,ses ve sessizlik arasındaki ilişki
iki yazarın kurguladığı dünyada önemli roller üstlenmektedir. “Çehov’da
Beckett’e Köprü Sözcükler” başlıklı bildirinin temel izleği, Çehov’un
Beckettyen dünyaya kapıyı aralarken kullandığı anahtar sözcüklerin
ardına düşmek; toplumsal arka plana bir dünya sahnesi olarak bakıp bu
sahnede uçuşan repliklerin geçirdiği değişimi”diyaloga” değil “sözcükler”
ile “sessizliğe” odaklanarak okumak ve bu okuma serüvenin sonuçlarını
paylaşmaktır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Mart 2007 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2007 Cilt: 23 Sayı: 23 |