Türkiye kırsal yerleşmeler ve bunları oluşturan mesken çeşitliliği bakımından dünyanın en zengin ülkelerinden biri olup, adeta bir açık hava müzesi görünümündedir. Sürekli olarak yerleşmeler sahne olan Anadolu, yeryüzündeki hiçbir bölgeyle kıyaslanamayacak kadar eski ve zengin bir geçmişin mirasına sahiptir. Bu zenginlikte Türkiye’nin tarihsel geçmişi yanında fiziki ve beşerî coğrafya unsurların da önemli yeri vardır. Fizikî olarak; matematik konumu, jeolojik ve jeomorfolojik yapısı, iklimi, hidrografyası, bitki örtüsü ve toprak özellikleri öne çıkarken, beşerî olarak da özel konumu, çok sayıda medeniyete ev sahipliği yapmış olması, ekonomik faaliyetlerdeki çeşitlilik, sosyal ve kültürel özellikleri, iç ve dış göçler, demografik ve idari yapısı başta gelen faktörlerdir.
Bu araştırmada Türkiye’de kırsal yerleşmeler aşağıdaki başlıklara göre ele alınmış ve değerlendirilmişlerdir: -Mevcut idari bölünüşe göre ilçe, bucak ve köyler. -Eski idari bölünüşe göre kaza, nahiye, divan, karye. -Nüfus miktarlarına göre kasaba, köy ve köy-altı yerleşmeleri. -Tarihsel sürece göre tarih öncesi, tarihî ve günümüz yerleşmeleri. -Belediyesi olup olmamasına göre, belediyesi olanlar, olmayanlar. -Sürekliliklerine göre daimî ve geçici yerleşmeler. -Köy ve bağlılarına göre köy ve köy-altı yerleşmeleri. -Köy-altı yerleşme şekillerine göre; mahalle, mezra, yayla, oba, ağıl, kom vb yerleşmeler. -Ekonomik fonksiyonlarına göre tarımcı, hayvancı, madenci, ormancı, balıkçı, turizmci vd. köyler. -Kuruldukları yere göre ova, sırt, vadi, yamaç vd. -Dokularına göre toplu, gevşek ve dağınık yerleşmeler. -Planlarına göre çizgisel, dairesel vd. yerleşmeler. -Tarihsel geçmiş ve kökenlerine göre yerli köyler, göçmen köyleri. -Karşılaştıkları sorunlara göre, kırsal kalkınma çabalarına göre, toponimilerine göre vd.
Şüphesiz kırsal yerleşmelerle ilgili olarak araştırılması gereken çok daha fazla konu vardır. Kırdaki kültürel yapı ve birikim bunların başında gelmektedir. Kırdan kente yaşanan hızlı göç kültürel yapıyı yok etmekte, geri dönülemez şekilde tahrip etmektedir. Bir diğer önemli araştırma konusu da kırsal yerleşmelerin kuruluşlarından itibaren tarihsel süreç içinde sahip oldukları potansiyeldir. Bu potansiyel ortaya çıkarılmadıkça kırsal kalkınma mümkün olmayacak, bu durum kırların boşalması ile sonuçlanacaktır. Bu çalışmada, ağırlıklı olarak Türkiye’deki coğrafyacılar tarafından yapılan çalışmalar değerlendirilmiştir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 20 Mayıs 2020 |
Gönderilme Tarihi | 26 Ağustos 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Cilt: 17 Sayı: 34 |