Kur’an tercümeleri, İslam’ın
tüm insanlığın dini olması hasebiyle Arap olmayan toplumların İslam’la
tanışması sonucu meydana gelmiş bir ihtiyacın neticesidir. Bu sebeple tarih
boyunca Kur’ân-ı Kerîm’in anlaşılması için çeşitli dillerde tercümeler
yapılmıştır. Bununla birlikte İslam dinine yeni giren ve Arap olmayan
Müslümanların ibadetlerini hangi dilde yapacakları da tartışma konusu olmuştur.
Zira bir insan Müslüman olur olmaz ibadet etmekle yükümlüdür. Bu sebeple bu
konuda fıkhî mülahazalar ortaya çıkmıştır. Bu mülahazalarda dinin iki ana esası
olan Kur’ân-ı Kerîm ve Hadis’ten deliller getirilmiştir. Bu konuda delil olarak
kullanılan rivayetlerin sıhhati ise merak konusudur. Bu çalışmada yüksek lisans
tezimizde[1]
de değinilen Kur’an tercümesi ile namazda kıraat konusunda fıkhî mezheplerin
delil olarak kullandığı rivayetler incelenmiştir. Buna göre Kur’ân’ın tercümesi
ile namazda kıraatin mümkün olacağını savunan Ebû Hanîfe’nin delil olarak
kullandığı rivayetlerin sıhhatinin yeterli olmadığı ve delil olarak uygun
seviyede olmadığı ortaya çıkmıştır. Kur’ân tercümesi ile kıraat yerine sadece
tesbihatla kıraatin sure veya ayet ezberleninceye kadar yeterli olduğunu
savunan mezheplerin görüşlerinin uygun olduğu sonucuna ulaşılmıştır.
[1] Büyükkaynak, Sami,
Hadis İlimleri Açısından Namazda Kıraat Meselesi (Basılmamış Yüksek Lisans
Tezi), Konya, 2005.
Qur'anic translations are the result of a
need to meet non-Arab societies with Islam because Islam is the religion of all
mankind. For this reason, translations have been made in various languages to understand the Qur'an throughout history. However, it is also a matter
of debate over which Islamic religions are new to Islam and who are going to
worship the non-Arab Muslims. Because a person is obliged to worship as soon as
he becomes a Muslim. For this reason, fıqh considerations have emerged in this matter. In these observations, two
main religions of religion, the Qur'an and the Hadith, were introduced. The
truth of the narrations used as evidence in this regard is curiosity. In this
study, the narrations that were used as proofs of Qur'an translations and of
Qur'anic religious sects in prayer were examined. According to this, it turns
out that the narrations used by Abu Hanifa, who advocates that the Qur'an can
translate into verse in prayer, is not sufficient and is not in appropriate
level as evidence. With the translation of the Qur'an, it has been achieved
that the opinions of the sects who advocate that it is sufficient to memorize
the verse or verse of the Qur'anic with glorification instead of qıraat is
reached.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Din Araştırmaları |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Haziran 2019 |
Gönderilme Tarihi | 7 Şubat 2019 |
Kabul Tarihi | 11 Nisan 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Cilt: 5 Sayı: 1 |