Biotechnology techniques, applications, and products have beneficial effects on human health, the environment, and biodiversity. However, there are also possible risks that may cause harm. To ensure biosafety, the activities in this field have been tried to be built on a legal basis by the countries. In this direction, Biosafety Law No. 5977 was adopted in our country in 2010. Although the law is essentially in line with the requirements of the Cartagena Biosafety Protocol and the EU Directives, it has been seen that some provisions are contradictory, move away from the precautionary principle, and the expressions used need to be fully understood and are discussed in the doctrine.
In our study; after discussing the international and national regulations related to biosafety, it is aimed to evaluate the controversial points in practice and doctrine and to present suggestions regarding the deficiencies in the Law, by emphasizing the fundamental principles and legal liability provisions within the scope of Biosafety Law No. 5977.
Biotechnology Biosafety Biosecurity Genetically Modified Organisms (GMO) and Products Biosafety Law Legal Liability
Biyoteknoloji teknik, uygulama ve ürünlerinin insan sağlığı, çevre ve biyoçeşitlilik üzerinde faydalı etkileri olmakla birlikte zarara yol açabilecek muhtemel riskleri de bulunmaktadır. Ülkeler tarafından, biyogüvenliğin sağlanması için bu alandaki faaliyetler bir hukuki zemin üzerine inşa edilmeye çalışılmıştır. Ülkemizde bu doğrultuda 2010 yılında 5977 sayılı Biyogüvenlik Kanunu kabul edilmiştir. Kanun, Cartagena Biyogüvenlik Protokolü ve AB Direktif’i gereklerine büyük ölçüde uyumlu olmakla birlikte, bazı hükümlerin çelişkili olduğu, ihtiyatlılık ilkesinden uzaklaştığı, kullanılan ifadelerin tam olarak anlaşılamadığı ve doktrinde tartışıldığı görülmektedir.
Çalışmamızda; biyogüvenlik ile ilgili uluslararası ve ulusal düzenlemelerin ele alındıktan sonra, 5977 sayılı Biyogüvenlik Kanun kapsamındaki temel esaslar ve hukuki sorumluluk hükümleri üzerinde durularak, uygulama ve doktrindeki tartışmalı noktaların değerlendirilmesi ve Kanundaki eksik yönlere ilişkin öneriler sunulması amaçlanmaktadır.
Biyoteknoloji Biyogüvenlik Genetiği Değiştirilmiş Organizmalar (GDO) ve Ürünleri Biyogüvenlik Kanunu Hukuki Sorumluluk
Die Biotechnologie hat sowohl nützliche Auswirkungen auf die menschliche Gesundheit, die Umwelt und die biologische Vielfalt als auch potenzielle Risiken, die Schaden anrichten können. Die Länder haben versucht, die Aktivitäten in diesem Bereich auf einer rechtlichen Grundlage aufzubauen, um die Biosicherheit zu gewährleisten. In unserem Land wurde das Biosicherheitsgesetz von 2010 (Gesetz Nr. 5977) verabschiedet. Obwohl das Gesetz weitgehend mit den Anforderungen des Cartagena-Biosicherheitsprotokolls und der EU-Richtlinie übereinstimmt, wird festgestellt, dass einige Bestimmungen widersprüchlich sind, vom Vorsorgeprinzip abweichen und die verwendeten Begriffe nicht vollständig verstanden werden, das in der Literatur diskutiert wird.
In unserer Forschungsarbeit werden nach der Behandlung der internationalen und nationalen Vorschriften für die Biosicherheit die grundlegenden Prinzipien und rechtlichen Haftungsbestimmungen des Biosicherheitsgesetzes (Gesetz Nr. 5977) beleuchtet. Es ist beabsichtigt, die umstrittenen Punkte in der Anwendung und Literatur zu bewerten und Vorschläge zu den unzureichenden Aspekten des Gesetzes zu unterbreiten.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Özel Hukuk ve Medeni Yükümlülükler (Diğer) |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Haziran 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Cilt: 5 Sayı: 1 |