Amaç: Bu çalışmada Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Pediatrik Endokrinoloji polikliniğine boy kısalığı nedeni ile başvuran, kronik sistemik hastalığı olmayan olguların antropometrik özelliklerinin değerlendirilmesi genetik boy potansiyelinden negatif sapma derecelerinin saptanması, boy kısalığı derecelerine göre tanısal özelliklerinin belirlenmesi ve idyopatik kısaların sınıflandırmadaki yerlerinin irdelenmesi amaçlanmıştır.Olgular ve Yöntem: Endokrin polikliniğimize başvuran, kronik sistemik hastalığı olmayan 200 olgu boy kısalığının derecesi dikkate alınmadan toplu olarak ( I. Aşama ) ve boy kısalığı derecesi dikkate alınarak (II. Aşama) iki aşamada antropometrik özellikleri ve tanısal dağılımları bakımından değerlendirildiler. Boy kısalığının derecesine göre olgular hafif ( boydaki sapma -2 SD ya da daha az ), orta ( -2.1 ile – 2.99 SD arası ), ve ağır ( -3 SD ya da daha fazla ) olmak üzere 3 gruba ayrıldı.Bulgular: I. Aşama: Olgular bize geç (10.61 ± 3.42 yıl), boydaki negatifleşme ilerlemiş (-2.94 ± 1.12 SD), ve boyları genetik potansiyellerine göre belirgin olarak gerilemiş olarak başvurmuşlardı. Antropometrik bakımdan homojen bir görünüm sergilemeyen idyopatik kısalar normal variant idyopatik ve patolojik idyopatik olarak subgruplandırıldığında olgularımızın % 33.5’i normal variant kısalık (% 9.5’i kalıtsal kısa, %19’i yapısal kısa, % 5’i normal variant idyopatik kısa), % 66.5’si patolojik kısalık ( % 62’si sebebi belirlenebilenler ve % 4.5’u sebebi saptanamayan patolojik idyopatik kısalar) özelliği gösterdi.II Aşama: Boydaki negatif sapmanın derecesine göre olgular % 12.5 oranında hafif derecede kısalık, % 51.5 oranında orta derecedeki kısalık, % 36 oranında ise ağır derecede kısalık gösteriyorlardı. Boyun genetik potansiyelden geri oluşu hafif derecedeki kısalarda % 40, orta derecedeki kısalarda % 72, ağır derecedeki kısalarda ise % 93 oranında saptandı. Hafif derecedeki kısalıkların % 72’sini normal variant, %28’ini patolojik kısalıklar; Orta dereceki kısalıkların %47.4’i normal variant, %52.6’ini patolojik kısalıklar; Ağır kısalıkların ise %100’nü patolojik kısalıklar oluşturuyordu. Büyüme hormonu eksikliğinin hafif derecedeki kısalar da dahil olmak üzere her 3 kısalık derecesinde de saptanabildiği gözlendi.Sonuç: Çocuk Endokrin poliklinik materyalinde boy kısalığının etyolojik dağılımları, normal populasyon için verilen oranlara uygunluk göstermiyordu orta ve ağır derecedeki kısalıklar olguların %87.5’i gibi büyük bir bölümü oluşturduğundan, patolojik kısalıkların sıklık bakımından normal variant kısalıkların önüne geçtiği gözlendi. Normal variant ve patolojik kısalıkların dağılımı sadece hafif derecedeki kısalıklarda normal toplum örneğini gösterdi. İdyopatik kısaların homogen bir grup oluşturmadıkları, tüm olguların salt normal varıant kısalar ya da patolojik kısalar içinde değerlendirilmesinin olası olmadığı dikkati çekti. Bu nedenle idiyopatik kısalar normal variant idyopatik ve patolojik idyopatik olarak subgruplandırıldı. Boyun genetik potansiyele uyumunun denetimi özellikle hafif boy sapması olan olgularda uyarıcı önemli ipuçları verdi. Kısa çocukların yorumlanmasında boy sapmasının yanısıra boyun genetiğe uyumunun da denetlenmesi henüz boy sapmasının belirginleşmediği erken dönemlerde önemli patolojilerin yakalanması bakımından dikkate alınması gereken bir antropometrik ölçüt özelliği gösterdi.
Boy kısalığı boy kısalığı derecelendirilmesi boyun genetik potansiyele uyumu tanısal dağılım idyopatik kısalık
Objective: The aim of this study is to evaluate anthropometric characteristics; to determine the degree of negative deviation from genetic height potentials and diagnostical characteristics according to short stature levels; to examine the role of idiopatik short stature cases without any chronic systemic disease admitted to Ankara University Medical School Pediatric Endocrinology Policlinic.Material and methods: Anthropometric characteristics and diagnosis of 200 cases without chronic disease were evaluated in two stages; all cases were considered without short stature level (STAGE I), and according to short stature level (STAGE II). According to short stature level, the cases were divided into three gruops; mild (negatif devation -2 SD or less), moderate (between -2.1 and -2.99 SD), and severe (-3 SD or more).Findings: STAGE I: The cases were late admissions (10.61±3.42 years) with severe height loss (-2.94±1.12 SD) and their heights were less than expected than their genetic potentials. The idiopathic short stature cases were divided in two subgroups; normal variant idiopathic and pathological idiopathic. Among them, 33.5% of cases were normal variant shortness (familial shortness 9.5%, constitutional shortness 19%, normal variant idiopathic shortness 5%), 66.5% of cases were pathological shortness (causes were determinated 62% and could not be found in 4.5%).STAGE II: 12.5% (-2 SD or less), 51.5%, (between -2.1 and -2.99 SD), and 36% (-3 SD or more) of the subjects had mild, moderate and severe deviation, respectively. The regression of height from genetic potential was determinated in mild shortness 40%, in moderate shortness 72% and severe degree shortness 93%. In mild shortness, normal variant was 72%, pathological shortness was 28%; in moderate shortness normal variant was 47.4%, pathological shortness was 52.6%; in severe shortness pathological shortness was 100%. The growth hormone deficiency was detected in all 3 groups, including mild shortness.Results: Etiology of short stature in subjects from child endocrinology policlinic was not consistent with the etiology of normal population sample. The moderate and severe shortness was 87,5% of all cases, so the frequency of pathological shortness was higher than normal variant shortness observed. Only mild shortness group had a normal vs pathological shortness ratio resembling normal population sample. It was considered that idiopathic short stature cases were not homogenius, and it was not possible to evaluate all cases as only normal variant or pathological shortness; therefore, idiopathic shortness cases were classified as normal variant idiopathic and pathological idiopathic. The control of concordance of height to genetic potential was an important measurement in cases with mild height deviation. Our results showed that the control of height deviation along with the concordance of height to genetic potential was an important factor while interpreting short children
Short stature short stature degree concordance of height to genetical potential diagnostic distribution idiopathic shortness
Diğer ID | JA23SB49DR |
---|---|
Bölüm | Research Article |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Nisan 2009 |
Gönderilme Tarihi | 1 Nisan 2009 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2009 Cilt: 3 Sayı: 4 |