The type of romance is much older than the novel, and it is possible
to find extraordinary events and forces, journeys to fantastic places,
superhuman heroes and magical realms. At the root of the romance lies a
very vivid imagination. Romance, which is a genre about heroes, idealizing
moral purity and heroism, emerged as the last stage in the development
of classical mythology. Loyalty to historical events is high in romance.
In addition, the hero in a novel is the property of the imagination with
the story told, and the romance is an exaggerating genre. Because the
romance writer; he wants to open the doors of an imaginary world where
dreams of glory, honor and heroism are realized. Epic is a type of literature
that describes the important and sometimes extraordinary events of social
events in a long and verse manner and historical events bear traces of the
traditions, customs and lifestyles of the nations. It is possible to find traces
of the life of a hero whose extraordinary qualities have been gained in the
epic generally formed around the existence struggles of nations. While
Arthur’s Death and the Epic of Battal Gazi contain some differences in
their main theme, they can be said to include some common qualities
of the novel and the epic. The aim of this study is to reveal similar and
separated aspects of romance and epic genre by comparing both texts.
Romans türü, romandan çok daha eski bir hikâye şeklidir ve içinde
olağanüstü olayları ve güçleri, fantastik mekânlara yapılan yolculukları,
insanüstü boyutta kahramanları, büyülü hayal âlemlerini iç içe bulmak
mümkündür. Romansın kökeninde çok canlı bir hayal gücü yatmaktadır.
Kahramanları konu edinen, ahlaki açıdan saflık ve kahramanlığın
idealleştirildiği bir tür olan romans, klasik mitolojinin gelişmesinde
son aşama olarak ortaya çıkmıştır. Romanslarda tarihî olaylara sadakat
fazladır. Bunun yanında bir romansta kahraman, anlatılan hikâyesiyle
birlikte hayal dünyasının malıdır ve romans ele aldığı gerçekleri abartan
bir türdür. Çünkü romans yazarı okuyucuya; şan, şeref ve kahramanlık
rüyalarının gerçekleştiği hayalî bir dünyanın kapılarını açmayı
istemektedir. Destan, önemli ve yer yer olağanüstülüklerle süslenmiş
toplumsal olayları uzun ve manzum şekilde anlatan bir edebiyat türüdür
ve tarihî olaylar, milletlerin gelenek, görenek ve yaşam tarzlarından
izler taşımaktadır. Genellikle milletlerin varoluş mücadeleleri etrafında
teşekkül eden destanda olağanüstü nitelikler kazandırılmış bir kahramanın
hayatından izler bulmak mümkündür. Bu çalışmada Arthur’un Ölümü
ile Battal Gazi Destanı, günümüzde roman inceleme yöntemlerinde
kullanılan olay örgüsü, kişiler, zaman, mekân, bakış açısı, anlatıcı ve
anlatım teknikleri açısından mukayese edilerek bu metinlerin yapıları
ve bu yapıların işleyiş biçimleri ele alınacaktır. Etrafında şekillendikleri
ana tema noktasında Arthur’un Ölümü ile Battal Gazi Destanı, bazı
farklılıkları bünyelerinde barındırmakla beraber, bazı ortak nitelikleri
de içerdiğini söylemek mümkündür. Bu çalışmanın amacı, her iki
metni oluşturan teknik unsurları kıyaslayarak romans ve destan türünün
benzeyen ve ayrılan yönlerini ortaya koymaktır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Türk Halk Bilimi, Sanat ve Edebiyat |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 19 Ekim 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 Sayı: 50 |